Merhaba sevgili kitap dostlarım. Bugün sizlere kalemi ile daha önce tanıştığım ve çok beğendiğim yazarlardan biri olan Özge Doğar'ın "Renkli Çiçeklerim Var" isimli kitabı ile geldim.
Devamlı önünden gelip geçtiğimiz ,kimi zaman işlek bir caddede ya da şehir meydanında veya evinizin ,işyerinizin sokağında rengârenk çiçekler satan çiçekçileri bilirsiniz hepiniz . İşte Pembe de o çiçekçilerden biri ; on beşinde evden bir boğaz eksilsin diye babasının evlendirdiği , evinin prensesi olacağını zanneden Pembe...
Kendi evi olacağını düşünürken kuma olarak alınan , hergün yediği dayaklardan , yaptığı ağır işlerden bebeğini ve hayallerini kaybeden Pembe ...
Yediği dayağa , insafsızlığa dayanamayıp Muhtarın oğlu Servet ile kaçan Pembe...
Servet mert adammış doğrusu Pembe'ye hem nikah kıymış hem de evinin prensesi yapmış . Ama Pembe"nin mutluluğu uzun sürmemiş Servet hastalanınca Pembe çalışmaya başlamış ,gece gündüz çiçek satar olmuş. Renk renk , kırmızı ,sarı , mor,yeşil mis kokulu,duygulu çiçekler .
Pembe'nin tezgahının önünden gelip geçen , çiçek alanların her birine birer öykü yazmış Pembe.
Senin , benim ,bizim hayatlarımıza dokunmuş . Anlamlı ve bir o kadar da manidar öyküler .
Elden Ele
Yalancı Yeni Dünya
Yapay Zekâ
Bekârlık Hakkım, Engellemez
Empati Falcı Kafe
Bozulmuş Gebelik
Vee diğerleri...
Tanışmadıysanız en kısa zamanda Özge Doğar kalemi ile tanışın . Hattâ Renkli Çiçeklerim Var kitabı ile yapın açılışı :-)
Her Ay Okuyanlar Kulübü olarak okuduk .
Okuyun, okutun.
Herkese merhabaaa! :))
Bugün size özellikle biz iflah olmaz romantiklerin bayılarak okuyacağını düşündüğüm Knockemout serisinin ilk kitabı 
Üstesinden Gelemediğimiz Şeyler ‘den söz etmek istiyorum…
Sorunların birkaç yumruk ve birayla çözülebildiği, hiçbir şeyin sır olarak kalmadığı ve herkesin birbirinin arkasını kolladığı küçük bir kasaba olan Knockemout’ın yakışıklı
