Mekke yahudilerinden biri, Allah'ın Resulünün doğdukları gecenin sabahı, Kureyş
büyüklerinin bulunduğu yere geldi ve sordular: «Bu gece aranızdan birinin bir erkek çocuğu dünyaya geldi mi?» dediler: «Haberimiz yok!»... Dedi: «Hemen gidin ve soruşturun! Bu gece doğan bir oğlancık var...... Sırtında alâmeti olacak.» Soruşturdular ve o gece Abdullah'ın bir oğlu
olduğunu haber aldılar. Sırtında da nişan... Çocuğu yüzükoyun çevirdi-, ler. Yahudiye gösterdiler. Yahudi, Peygamberlik nişanını görünce, elleri bir şeyi sıkmak, boğmak ister gibi ileriye uzandı ve gözlerine sanki perde indi. Haykırdı: «Eyvah! Peygamberlik artık İsrailoğullarından gitti.»
Sonra Kureyş büyüklerine hitap etti: «Size öyle bir devlet geliyor ki, güneşin doğduğu yerden battığı yere kadar zemini bütün yeryüzünü kaplıyacak!»...
AY İNSANLARININ HİKÂYESİ
Yaşlı kemikler, ışığı kaçmış gözler. Her şey sarı, görünüyor. Kendı- mi görüyorum. Orada uzakta, zamanın sarı yıllarında kendimi görüyorum.
Gezgin bir adamın karısıydım ben, ömrümüz dünyayı dolaşarak geç- ti. O ve ben yollarda gezerdik, sırtımızda küçük bir bohça iş kovalardık. Ayaklarımızı yorar, kemiklerimizi
Sayfa 262
Hayal gücünün seni alıp götürmesine izin verme
Herkesin sadece "çok tuhaf" olarak anlattığı böyle bir kitabı 
Tavşan okumaya başlamadan önce konusuyla alakalı hiçbir şey bilmeme hakkımı elimden alıp beni iki gün boyunca sinirlendiren ismi lazım değil baş harfi bookstagram mı yazar mı belli olmayan şahsa selam ediyorum. SPOİLER İÇEREBİLİR.
Çok tuhaf ve başka bir bilgi yok mu? Arka
Düşüncelere daldı... "Neyin nesi bu? Başkası olsa yapar mıydı bunları?" diye geçti kafasından. "Başkası, başkası... Nedir bu başkası?" Kendini " başkasıyla " karşılaştırmaya koyuldu. Düşünmeye başladı, düşündü, düşündü; böylece kafasında başkası hakkında Zahar'a anlattıklarının tamamen karşıtı bir fikir
