Öğrendim; Aşk ile dokunmak ve Aşk ile yaşamak gerekmiş...Aşk'ı bilmek için zamanın beşiğinde avunmak yerine, yola çıkıp aramak gerekirmiş. Yol; çok uzak lakin varmak; bir adım atmak kadar kolaymış⚘️
Baharıma bir yol bulacağım.
Reklam
Kendinden kendine varmak kısa bir yol değildir!
Kuş uçmaz, kervan geçmez bir yerdesin
Su olsan kimse içmez Yol olsan kimse geçmez Elin adamı ne anlar senden? Çıkarsın bir dağ başına Bir ağaç bulursun Tellersin pullarsın gelin eylersin Bir de bulutları görürsün Köpürmüş gelen bulutları Başka ne gelir elden? Çın çın ötüyor yüreğimin kökünde Şu dünyanın ıssızlığı Tanrı kimsenin başına vermesin Böyle bir yalnızlığı! 🍀
Yaşar Kemal
Yaşar Kemal
Kendime gelmem için gitmem gerekiyordu... Herkesten ve herşeyden... Bir yolcu değil miydik sonuçta,belki bir nefes ya da bir sadece bir ses,herkesten ve herşeyden.. Eskiden beri değişmedi uzun bir yol ve yalnız bir yolcu...
Özdemir Asaf
Aşka gönül ile düşersen yanarsın. Zekâ ile düşersen kavrulursun. Akıl ile düşersen çıldırırsın. Duygu ile düşersen gülünç olursun. Aşka düşmezsen kalabalığa karışırsın, ezilirsin. Sersem sersem bakınıp durma, bir yol seç.
Reklam
En kazançlı yol insanın içine doğru olan yoldur. Çünkü içinde sevmediğin bir şey bulsan bile fark ettiğin için bile kazanmış olursun🦋
Kaçak Işıklar
Işıl ışıl bir gemi Öpüşerek Boğaz sularıyla Geceyi kıskandırıp geçti Az evvel Odessa yolunda. Kıyılardaki ışıklar mor, Gemininkiler sapsarı Belli bir diğerine aşina Yol boyu göz kırptı. Bazı ışıklar atladı gemiden Yüzdüler karşı karşıya. Kimini balıkçılar yakaladı Bilmeden, ağ çekerken. Kimi ışıklar yoruldu kaldı Karışırken köpüklere. Kaç kıyıya vardı bilemem Sarı ışıkların, kaçı yaşadı...
Uyandıran Aşk
Uyandıran Aşk
Kuş uçmaz, kervan geçmez bir yerdesin Su olsan kimse içmez Yol olsan kimse geçmez Elin adamı ne anlar senden? Çıkarsın bir dağ başına Bir ağaç bulursun Tellersin pullarsın gelin eylersin Bir de bulutları görürsün Köpürmüş gelen bulutları Başka ne gelir elden? Çın çın ötüyor yüreğimin kökünde Şu dünyanın ıssızlığı Tanrı kimsenin başına vermesin Böyle bir yalnızlığı!
nasıl bir sarmalın içindeyiz
... Orta yol yok.. İki yol var.. Ya iyi olup kırılıyorsun ya da kırılmayıp canavarlaşıyorsun... .
Reklam
1500'lerde İngiltere'de insanların çoğu Haziran'da evleniyordu. Senelik banyolarını Mayıs'da yapıyorlar, böylece Haziran'da çok kötü kokmuyorlardı. Ama yine de kokmaya başladıkları için gelinler vücutlarından çıkan kokuyu bastırmak amacıyla ellerinde bir buket çiçek taşıyordu.. Banyolar içi sıcak suyla doldurulmuş büyük
1,500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.