"Geleceğim, ve her duvar başına bir karanfil dikeceğim. Her pencerenin altında bir şiir okuyacağım. Her kargaya bir çam vereceğim. Yılana diyeceğim ki: Kurbağa nasıl da fiyakalı ama! Barıştıracağım. Tanıştıracağım. Yol alacağım. Seveceğim. "
Ben bir ölüyüm. Ben bir ölü. Bir ölü... Çırılçıplak edepsiz bir ölü. Taşlayın haydi! Değmez ruha dünya taşınız. Üstelik geç kaldınız.
Reklam
43 syf.
7/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Dahi olmak normal olmamayı mı getirir? Normal olmamak dahiliği mi?
Deli olmasına izin verildiği sürece mutlu olan bir adam hakkında, deliliği dahilikten ayıran ince çizgiyle ilgili bu kısa öykude Felsefe hocası olan Kovrin'in kendi dehasının sanrılarıyla olan mücadelesi anlatıyor. Anton çehov, çılgınlığa yol alışın ana hatlarını çizerken, esas noktasını büyük olmak için normal olamayacağınız üzerine kuruyor. İronik bir biçimde, adam tedavi edildikten sonra bir tür "sıradanlık hastalığı"na yakalanmış gibi görünüyordu. Kendi benliğinin bir vizyonu olarak gördüğü kara keşiş, onu daha fazla çalışmaya motive eden, ortalama insanların üstünde olmaya çabalayan bu hasta adamın bir yansıması gibiydi. Bir nevi rahatsız zihninin yankılarıydı ama ona iyi geliyordu. Belki de yardıma ihtiyacı yoktu ve mutlu olduğu o haliyle yalnız bırakılmalıydı. Okuyucuya birçok soru sorduran bu eser, size zihinsel dengesizlikleri düşünmenin başka boyutlarını sunuyor :  Akıl sağlığı ve mutluluk arasında bir seçim yapacak olsaydınız hangisini tercih ederdiniz? Akıl hastalıklarının tedavisi dehayı öldürür ve sıradanlığı teşvik eder mi? Dahi olmak normal olmamayı mı getirir? Normal olmamak dahiliği mi? Hayal görmek bir hastalık mıdır? Sorular benden ama unutmayın her soru cevaplansın diye sorulmaz ;) Keyifli okumalar :)))
Kara Keşiş
Kara KeşişAnton Çehov · İş Bankası Kültür Yayınları · 20227bin okunma
Sakin bir ilişkinin imkânsızlığı, aslında son derecede doğal bir sonuca daha yol açtı: Konuşmayı unuttum..
Franz Kafka
Franz Kafka
-
Babaya Mektup
Babaya Mektup
408 syf.
9/10 puan verdi
·
27 günde okudu
Uğultulu Tepeler - Emily Bronte
Bazı kitaplar vardır, ne uzak kalabilir ne de bir türlü bitirip rafa koyabilirsin. Öyle bir eser oldu benim için Uğultulu Tepeler. Yoksa Rüzgarlı Bayır mı demeliyim? Yazarın tek romanı... Üniversite yıllarında "Dünya Edebiyatı" dersinde inceleme fırsatı bulmuş ama detaylı olarak okuyamamıştım. Kısmet bu günlereymiş. Hani bir mekana
Uğultulu Tepeler
Uğultulu TepelerEmily Brontë · Can Yayınları · 202142,9bin okunma
Belki farkında değiliz ama robot çağında yaşamaya başladık bile. Eskiden fabrikalarda on isçinin yaptığı bir işi șimdi bir robot tek başına yapabiliyor. Hem de acıkmıyor , susamıyor, yorulmuyor, dinlenmiyor. Sürücüsü olmadan yol giden otomobillerimiz var. Yapay kalp ile yaşayan insanlarımız var. Evdeki, okuldaki, sokaktaki birçok işi artık robotlar yapıyor. Bazı robotlar, yapay zekä adını verdiğimiz teknoloji sayesinde kendi kararlarınIarını verebiliyorlar. Bazen robotların dünyayı ele geçirmesinden korkuyorum; sonra fişlerini çekip, pillerini sökerek kurtulabiliriz diye düşünüp rahatlıyorum. 🕊️ #alıntı
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.