"Biz harabı tahripte bile üstadız, mamuru tahripte neyiz? Kıyas buyurun!" Çokça kitabını okuduğum Sabahattin Ali'nin Sırça Köşk'ünü okuma fırsatı buldum. Kitapta Anadolu'nun derdi, hastanın doktor bulamayışı, sokaktaki serseri çocuğu, garibanın eline düşmüş güzel bir köyü ve daha birçok şeyi okuduk. Sabahattin Ali'nin kalemini zaten severdim ama okuduğum ilk öykülerinde bir süre hep türkü, türk doktorunu haklı olarak eleştirisini okuduktan sonra bir an onun objektif bakmadığını ve yabancı milleti yüceleştirdiğini düşündüm. İlk hikayelerde bu böyle çok keskin değildi ki çoğu zaman karşı taraf haklı bulunabilecek gibiydi ama bu düşünce yapısı Çirkince öyküsünde kendini hissettirdi. Öyküde bir zamanlar Rum köyü olan cirkincenin Türklerin eline geçince eski halinden eser kalmadığı anlatılıyordu. Oradaki baş karakter çocukluğunda pek beğendiği köyü büyüdüğünde anılarındaki gibi bulamayınca köyün eskiden tek Türk olan kahvecisine rast geldiğinde şunu söyler: Hep böyle mi olacak? Elimize geçen her şey bu hale mi gelecek? Böyle bir sitemden sonra 'işte' dedim. Gerçekten Sabahattin Ali böyle düşünüyor derken kahveci sözü devraldı ve bu yazarın asıl düşünceleri bu adamın ağzından döküldü. Aslında bizim elimize geçen bir şey yoktu. Ele geçiren yine yukarıdakiler olmuştu. Bu yüzden mahveden biz değil yine yukarıdakilerdi. İşte bu yüzden bir süre kendimden utandım. Neyse daha da uzatıp keyfinizi kaçırmak istemem ama Sırça Köşk de yazarın diğer kitapları gibi akılda kalacak cinsten.
Sayfa 110Kitabı okudu
Hakluyt'un aktarımlarının merkezinde yer alan Tatarlar, yazara göre İskitler ve Türklerle aynı kökene sahiptir. "Bir zamanlar Yunanlılar ve Latinlerce 'atlı-göçebe İskit' ya da 'çoban İskit' denen halkların aynısı" olan Tatarlar, eskiden Anadolu'da -Lidya, Karya, Frigya ve Kapadokya'da- yaşayan Türklerinkine çok benzer bir dil konuşmaktadır.
Sayfa 167Kitabı okudu
Reklam
Film Önerileri
-Sürü (Zeki Ökten) -Babam ve Oğlum (Çağan Irmak) -Bir Zamanlar Anadolu'da (Nuri Bilge Ceylan) -Kış Uykusu (Nuri Bilge Ceylan) -Umut (Yılmaz Güney-Şerif Güney) -Züğürt Ağa (Nesli Çölgeçen) -Namuslu (Ertem Eğilmez) -Bisiklet Hırsızları (Vittorio De Sica)
SERBEST PİYASA SERBEST AHLAKSIZLIKTIR Bugün yaşadığımız yüksek enflasyon ve bitmek bilmeyen kamulaştırma kararı almadan milli üretim ekonomisine geçmeden, milli eğitim ve öğretim ahlaklı insan ölçülerine uygun akılcı ve bilimsel düşünme yeteneğine sahip insan yetiştirmeden, kalkınmayı yeniden köyden ve topraktan alınan ahlaklı üretim ile kazancı
Denizi kurutma planını yapıp uygulayan İttihatçıların başlarından biri olan İçişleri Bakanı Talat Paşa, "Ermeni sorununun çözümü için üç ay içinde Abdulhamid'in 30 yılda yaptığından daha fazlasını yaptım!" diye övünürmüş o zamanlar... Yaptı da Osmanlı'nın 1918'de yıkılmasını, Anadolu'nun işgal edilmesini önleyebildi mi? Abdulhamid'in zulmünden fazlasını yaptı da sonunda bir Alman savaş gemisiyle memleketten kaçmadı mı?
Sayfa 289 - Birzamanlar YayıncılıkKitabı okudu
Fakat bundan sadece yüzyıl sonra bile Arap, ne sen ne ben ne savcı ne komiser... Aynı şairin dediği gibi: "Yine yıllar geçecek ve geride benden bir iz kalmayacak. Yorgun ruhumu karanlık ve soğuk kuşatacak."
Reklam
480 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.