... EVRENİN MERKEZİNDEKİ KONUMUMUZDAN vazgeç­memiz yönündeki diğer birçok fikir, kısmen benzer nedenlerden ötürü dirençle karşılaştı. Bizler yaptıklarımızla değil de, doğuş­tan, yani sırf insan olduğumuz ve Dünyada doğduğumuz için hak ettiğimiz ayrıcalıklar istiyoruz sanki. Buna antroposentrik - “insan merkezli”- bir kibir diyebiliriz. Bü kibir,
Sayfa 37 - Ayrıntı
Zenğinliğe doğru büyük adımlar. Okumaya değer.
Tamam o zaman, zengin olmaya gerçekten kendinizi adamış iseniz ve spesifik, elle tutulur bir hedef belirlediğinizi varsayalım. Başka nelere ihtiyacımız var? Diğer herhangi bir hedef gibi üzerinde durmamız gereken başka noktalar da mevcut. Eğer bu noktaların üzerinde durup, bu tutumunuzda kararlı olur, her gün bu noktalara yönelik eylemler
Reklam
Şiir ve İnşa
Çünkü mahsûl ve tahsîl bizim memâlike göre yalnız şiir ve inşâ cihetindedir. Bunlardan bir nebze bahsedilmek fâideden hâlî değildir. Şiirin ta'rif-i umumîyesi kelâm-ı mevzûndur. Yani iki satır sözün her birindeki sükûn ve harekâtın müsâvi olmasından ibarettir. Hatta kafiy usulü milel-i müte'ahhire beyninde hâdis olmuştur. Eski Yunânîler
Karalama
Televizyonda gördük onu, görmeye alışkın olduğumuz başarılarına birini daha eklerken. Hiç şaşırmadık tabi, gayet olağandı bu bizim için. Bizim için inanılmaz olan bir zamanlar yolumuzun onunla kesişmesi ve bizimle aynı çevrede yetişen birinin nasıl olurda bizden bu kadar farklılaşabildiğiydi. Ama bu doğru bir tespit değil, o bizim içimizde olduğu
"Ya bir zamanlar gökyüzünde hiç yıldız yoksa? Ya yıldızlar bizim düşündüğümüz gibi değillerse? Ya öteden gelen ışıklar, uzak güneşlerden değil de biz meleğe dönüştüğümüzde kanatlarımızdan geliyorsa? Kaderin her birimize ihtiyacı var. Ve bu dünyanın gerisinde, birbirimize bağlı olduğumuz bir başka dünyada, hepimiz büyük ve dokunaklı bir
Evliyaçelebi, İstanbul’da kral olan Kostantin’in hikayesini Seyahatname’de şu sözlerle aktarmaktadır. Bir zamanlar İstanbul’da kral olan Konstantin ateşe tapıyormuş. Onun nasıl hristiyanlığa geçtiğini yunan tarihçileri şöyle anlatıyor: Kostantin, günün birinde cüzzam hastalığına yakalanmış. Zavallının derileri, saçı, sakalı dökülmüş. Her yeri
Reklam
599 öğeden 401 ile 410 arasındakiler gösteriliyor.