sen çok güzel bir yoldun, yürümeye değer.
Biriyle tanışmak yeni bir yolda yürümeye benziyor.
Sen çok güzel bir yoldun, benim elimde olduğundan haberimin olmadığı koltuk değneklerini hatırlatan.
Kendime bir tuzak kurdum ve bekledim, senin kalbini bu tuzağa yem ettim.
Döndüm dolaştım.
Düştüm kalktım.
Saklandığım yatağın altına başını uzattın.
Koltuk değneklerini attım, ona kadar saydım ve kalbine tırmandım.
Sayfa 352 - Martı yayınları, son.Kitabı okudu
𝑌𝑎𝑟𝑎 𝑏𝑎𝑛𝑡𝑙𝑎𝑟𝚤𝑛𝚤 𝑏𝑒𝑛 𝑑𝑒 𝑐̧𝑜𝑘 𝑠𝑒𝑣𝑒𝑟𝑖𝑚 𝑎𝑚𝑎 𝑐̧𝑜𝑔̆𝑢𝑛𝑙𝑢𝑔̆𝑢𝑛 𝑎𝑘𝑠𝑖𝑛𝑒 𝑦𝑎𝑟𝑎𝑦𝚤 𝑘𝑎𝑝𝑎𝑡𝚤𝑝 𝑖𝑦𝑖𝑙𝑒𝑠̧𝑡𝑖𝑟𝑑𝑖𝑔̆𝑖 𝑖𝑐̧𝑖𝑛 𝑑𝑒𝑔̆𝑖𝑙, 𝑜𝑟𝑎𝑑𝑎 𝑏𝑖𝑟 𝑦𝑎𝑟𝑎 𝑜𝑙𝑑𝑢𝑔̆𝑢𝑛𝑢 𝑖𝑠̧𝑎𝑟𝑒𝑡 𝑒𝑡𝑡𝑖𝑔̆𝑖 𝑖𝑐̧𝑖𝑛. 𝑂𝑟𝑎𝑛𝑑𝑎 𝑏𝑖𝑟 𝑦𝑎𝑟𝑎 𝑣𝑎𝑟 𝑣𝑒 𝑜 𝑦𝑎𝑟𝑎𝑦𝚤 𝑏𝑒𝑛 𝑎𝑐̧𝑡𝚤𝑚, 𝑢̈𝑧𝑒𝑟𝑖𝑛𝑖 𝑘𝑎𝑝𝑎𝑡𝑚𝑎𝑦𝑎 𝑐̧𝑎𝑙𝚤𝑠̧𝑚𝑎𝑘 𝑏𝑢𝑛𝑢 𝑑𝑒𝑔̆𝑖𝑠̧𝑡𝑖𝑟𝑚𝑒𝑦𝑒𝑐𝑒𝑘.
Sayfa 344 - Martı yayınları.Kitabı okudu
𝐍𝐚𝐳𝐥𝛊: Bana neden bu kadar öfkelisin?
𝐇𝐚𝐲𝐚𝐥𝐞𝐭: Bana bir kere bile sarılmadın.
𝐍𝐚𝐳𝐥𝛊: Sen sarıldığında hiç kollarını itmedim.
𝐇𝐚𝐲𝐚𝐥𝐞𝐭: Ama sen hiç sarılmadın.
Sayfa 332 - Martı yayınları.Kitabı okudu
İyi tarafınla herkesi seversin, herkesin iyi tarafını sevebileceğin gibi.
Herkesin kötü yanlarını sevemezsin.
Kötü tarafınla birini ne kadar sevebilirsin?
Sen hep karşıya yeşil ışık yandığında geçmişsin, ben dokuz ayı bile doldurmadan dünyaya erken gelmeyi seçmişim.
Senin çantanda hep bir şemsiye var, benim kulaklığımda bile yağmurun sesi.
Sen bütün hayvanları çok seversin, ben dinozorların varlığından şüphe etmemeyi.
Sen insanlara kutup yıldızı gibi yön gösterirsin, ben kuzey ışıkları kadar belirsizim.
Sen canavarları sevmezsin, ben onların gözyaşlarını silerim. Belki de canavarın ta kendisiyim.
İki elini bırakarak kilometrelerce gidebilirsin bir bisikletle ama iki elini bırakarak sevemezsin kimseyi.
Sayfa 331 - Martı yayınları.Kitabı okudu
Beni hak etmesini istediğim tek kişiydin.
𝐵𝑖𝑧 𝑏𝑖𝑟𝑙𝑖𝑘𝑡𝑒 𝑢𝑦𝑢𝑑𝑢𝑘 𝑣𝑒 𝑠𝑒𝑛 𝑏𝑎𝑛𝑎 ℎ𝑎𝑦𝑎𝑙𝑙𝑒𝑟𝑖𝑛𝑑𝑒𝑛 𝑏𝑎ℎ𝑠𝑒𝑡𝑡𝑖𝑛.
𝐵𝑖𝑧 𝑏𝑖𝑟𝑙𝑖𝑘𝑡𝑒 𝑑𝑎𝑛𝑠 𝑒𝑡𝑡𝑖𝑘, 𝑓𝑖𝑙𝑚 𝑖𝑧𝑙𝑒𝑑𝑖𝑘 𝑣𝑒 𝑏𝑒𝑛 𝑠𝑒𝑛𝑖𝑛 𝑘𝑎𝑙𝑏𝑖𝑛𝑖 𝑑𝑖𝑛𝑙𝑒𝑑𝑖𝑚.
𝐵𝑒𝑛𝑖 ℎ𝑎𝑘 𝑒𝑡𝑚𝑒𝑠𝑖𝑛𝑖 𝑖𝑠𝑡𝑒𝑑𝑖𝑔̆𝑖𝑚 𝑡𝑒𝑘 𝑘𝑖𝑠̧𝑖𝑦𝑑𝑖𝑛.
Sayfa 328 - Martı yayınları.Kitabı okudu
yeni insanlar, yeni yollar ve uçurumlar
Yeni bir insanla tanışmak, yeni bir yolda yürümeye benziyordu. Bazı yollar çok güzeldir, bazen durmadan çok uzun süre koşarsınız. Çok yorulsanız da yaralarınızdan kanlar da aksa o yolun sonundan kurtulamazsınız. Bazı güzel yolların uçurumlu sonları vardır. Bazen farkında olmadan sadece uçurumlara koşarsınız. Bazen o kadar kaptırırsınız ki kendinizi koşmaya, adımlarınızı boşluğa atana kadar anlayamazsınız.
Sayfa 325 - Martı yayınları.Kitabı okudu