Sahip olmak ya da Olmak
Mala, mülke, şöhrete, insana, bilgiye "sahip olmak" demek, onları ele geçirmek, kendine mål etmek. onlara egemen olmak ve dilediğince kullanmak anlamına gelir. Ama bu maddesel sahip oluşların sonu yoktur. İnsan hiç bir za- man yeterince şeye sahip olamayacaktır. Çünkü maddesel olan, elle tutulan aldatıcı ve geçicidir. Bu nedenle
Bugün
20 Mayıs Çocuk Gelişimciler Günü
Bugün
Hem içimdeki çocuğun, çocuklarla yeniden vâr oluşu
Hem de çocukların kendilerinin farkında oluşu
İçin vesile olma günü
Günüm
.
- Bu İleti Derin Muhabbet Ve Yanında Kahve Tadında Samimiyet İçerir -
Bu iletiyi okuyan değerli kitap kurdu dostum, uzun zamandır takipleşmekte olduğum ve günlük gazete mi yanında kahvem ile birlikte okur gibi kıymetli bildiğim profillerini ehemmiyetle takip ettiğim ve iletilerini okuyarak güne başladığım, yine günü sonlandırdığım ( gözümden kaçanları ayrı inceliyorum) güzel insanlar, fotoğrafını paylaştığım gibi bir mekan da sizlerle birlikte bulunmayı, tanış olmayı, istişareler etmeyi inanın çok kalpten temenni ederdim, bu konuda değerli fikirlerinizi paylaşmak isterseniz yorum bölümü hepimize açıktır, ben görsele bayıldım, fikirlerinizi merak ediyorum.
Sağ olun, Var olun, Dağ olun, kitaplar ile huzurlu ve sağlıcakla kalın.
Saygılarımla.
Şiir Ceketli Adam
“Birlikte herhangi bir zorluğun üstesinden gelebiliriz, ayrı ayrı ise çok az şey başarabiliriz.” - Helen Keller
“Olamaz – olamaz – mümkün olmaz”.
Bir gün birbirlerini seven, nasıl birlikte kalacaklarını bilmedikleri gibi, nasıl ayrılacaklarını da bilmeyen zehirli iki kişi. Hastalıklı bir aşka bağlı... ne birlikte, ne ayrı. Her biri diğerinin kalbinde, ipliğin ıstırabını besleyerek “Olamaz – olamaz – mümkün olmaz”.
Kokun artık yok buralarda.
Dizleri kanıyor kalbimin. Ama beceremiyorum ki gitmeyi ben. Bu şehirde yalnız yaşayamam. Atarım içime de taşıyamam. Şişen gözlerimi falan saklarım ama seni soranlara durumu açıklayamam. Gökyüzü parlak katre dolu. Camdan yağmuru izliyorum. Seni özlediğimi şu an hissettim. Bana çık gel bayağı içerliyorum. Açamam sensiz vodka falan. Buruk içim
Yemin Kefareti
YEMİN KEFARETİ NASIL ÖDENİR?
Yemin etmek mübah bir davranış olmakla birlikte, gereksiz yere yemin etmek ve onu alışkanlık hâline getirmek doğru değildir. Yerine getirilmesi mümkün ve mübah olan bir şeyi, ileride yapmaya veya yapmamaya dair yemin etmek yemin-i mün’akide olarak isimlendirilir. Allah’ın isimleriyle, sıfatlarıyla ya da örfte yemin anlamına gelen sözlerle yapılan yeminler bağlayıcıdır. Her ne şekilde olursa olsun mün’akide olan bir yemini bozan kimsenin yemin kefareti ödemesi gerekir. Yemin kefareti sırasıyla; on fakire birer fitre (fıtır sadakası) miktarı veya bir fakire on ayrı günde her gün birer fitre miktarı para vermek veya on yoksulu sabah akşam doyurmak ya da giydirmektir. Buna gücü yetmeyenlerin ise, ara vermeden üç gün oruç tutmaları gerekir. Bu kefaret ve sıralama Kur’an-ı Kerim’de belirtilmiştir (Maide, 5/89). Maddi imkânsızlık sebebiyle, yemin kefaretini yerine getiremeyenler, imkân buldukları ilk anda bu kefareti eda etmelidirler.
Diyanet İşleri Başkanlığı
#takvim
Diyanet Takvimi Ön Yüz:
Türk Silahlı Kuvvetleri Mehmetçik Vakfı kuruldu. (1982)
Yemin, alışverişte kâr getirir (ama) bereketi götürür. (Ebû Dâvûd, Büyû’, 6)
Diyanet Takvimi Arka Yüz:
YEMİN KEFARETİ NASIL ÖDENİR?
Yemin etmek mübah bir davranış olmakla birlikte, gereksiz yere yemin etmek ve onu alışkanlık hâline getirmek doğru değildir. Yerine getirilmesi mümkün ve mübah olan bir şeyi, ileride yapmaya veya yapmamaya dair yemin etmek yemin-i mün’akide olarak isimlendirilir. Allah’ın isimleriy- le, sıfatlarıyla ya da örfte yemin anlamına gelen sözlerle yapılan yeminler bağlayıcıdır. Her ne şekilde olursa olsun mün’akide olan bir yemini bozan kimsenin yemin kefareti ödemesi gerekir. Yemin kefareti sırasıyla; on fakire birer fitre (fıtır sadakası) miktarı veya bir fakire on ayrı günde her gün birer fitre miktarı para vermek veya on yoksulu sabah akşam doyurmak ya da giy- dirmektir. Buna gücü yetmeyenlerin ise, ara vermeden üç gün oruç tutma- ları gerekir. Bu kefaret ve sıralama Kur’an-ı Kerim’de belirtilmiştir (Maide, 5/89). Maddi imkânsızlık sebebiyle, yemin kefaretini yerine getiremeyenler, imkân buldukları ilk anda bu kefareti eda etmelidirler.
T.C. Cumhurbaşkanlığı Diyanet İşleri Başkanlığı
Dialog Türkce
Dialog
Nasıl net gözlem yapa biliriz?
Olanları bir birinden nasıl ayıra biliriz?
Doğru,yanlış nasıl kolay anlarız?
Nasıl nura ulaşıb yalnışdan arınırız?
Derler insan çözülmez kutu bağlı.
Açılmaz bu kutunun hiç bir zaman sırları.