Seninle yaşadığımız o harika zaman bitti, ama biz hâlâ varız, kelimelerimiz var, kelimelerin zinciri bizi birbirimize bağlayacak.
En derin anlamda biz kendimizden sorumluyuz. Sartre’ın ifade ettiği gibi kendimizin yaratıcısıyız. Seçimlerimizin, eylemlerimizin ve eyleme geçmedeki başarısızlıklarımızın birikimiyle kendimizi oluştururuz. Bu sorumluluktan, bu özgürlükten kaçamayız. Sarte’ın deyimiyle “özgürlüğe mahkumuz”.
Sayfa 155 - PegasusKitabı okudu
Reklam
-Biz her şeyimizi veriyoruz da, neden hiç kimse bize bir şey vermiyor?
Sayfa 12 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okuyor
Bir bakıma Kurzweil’ın vaat ettiği düalist varoluşu yaşamaya başladık bile. Fiziksel bedenlerimizin yanı sıra bir yerlerde madde olmayan ve tamamen bilgisel ikinci bir benliğimiz var; tıklama, satın alma ve beğenilerimizin aşkın bir Nirvana‘da değil, üçüncü taraf toplayıcıların karanlık dosyalarında asılı kalan veri dizisi. Bu ikinci benlikler faillikten ve bilinçten tamamen uzak; hiçbir tercih, arzu, umut ya da manevi dürtüleri yok. buna rağmen büyük birinin tamamen bilgisel dünyasında en değerli ve gerçek olan biz değiliz, onlar.
Kenan Rıfâî hazretleri¸ Ehl-i Beyt-i Mustafa âşığı bir zat imiş. Dergâhında Muharrem ayında mu’tâd olarak¸ Fuzûlî’nin Hadîkatü’s-Süedâ’sı okunurmuş. Zaten sohbetlerinden ne kadar kuvvetli bir Ehl-i Beyt muhibbi olduğu anlaşılıyor. Bir gün ona¸ “Neden Yezid’e lanet etmiyorsunuz?” diye sorduklarında¸ “Ben içimdeki Yezid’le meşgûlüm.” demiş. Bu¸ Hz. Hüseyin’in yolunun bağlısı olmanın getirdiği bir edep ve ahlâktır; kendi yolunun muhabbetiyle hareket etmek¸ daima cemâl ve hayır üzere bulunmak. Bunu ancak Muhsinler yapar. Zaten ihsan mertebesi¸ Hz. Hüseyin’in makâmlarındandır. Biliyorsunuz babası Hz. Ali’ye¸ “Sen hiç Allah’ı gördün mü?” diye soruyorlar¸ İhsan makamının zirvelerinde dolaşarak “Ben¸ görmediğime iman etmem.” buyuruyor… Biz de içimizdeki ıslah olmaz Yezid’le meşgul iken daldık uykuya, sırr-ı manay-ı Habibi Kibriyanın gülbahçesine girmekliğimiz niyetine… İlla huuu demiş derviş Uyumak niçin huzur verir zannedersiniz? Akıldan, hesaptan, kitaptan âzad edildiğimiz için olsa gerek. Bu dünya dar’ı cehennemdir hüseyni meşreplilere
Hayatın Anlamı Hakkında Konuşmak
Biz insanlar yaratılıştan anlamı olmayan bir dünyada fırlatılma talihsizliğini yaşamış olan, anlam arayan yaratıklar gibi görünüyoruz. En büyük görevlerimizden biri yaşamı destekleyecek kadar sağlam bir anlam icat etmek ve bu anlamı ortaya koymadaki kişisel katkımızı inkâr etme şeklindeki hileli manevrayı gerçekleştirebilmektir. Böylelikle anlamın “dışarıda bir yerlerde” bizi beklediği sonucuna varabiliriz. Sağlam anlam sistemlerine yönelik süregiden araştırmamız bizi sıklıkla anlam krizlerine sokar.
Sayfa 151 - PegasusKitabı okudu
Reklam
1,000 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.