Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
“ Çünkü biz kendimiziz acınacak olan, alçağın ta kendisi­yiz. ”
352 syf.
6/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Üç kız kardeş bir yılbaşı gecesi ailelerinin yanından göz açıp kapayana kadar geçen bir sürede kaybolurlar ve tam bir ay sonra kayboldukları noktada ortaya çıkarlar. Geri döndüklerinde değişmişlerdir, bazı özel güçleri ve aşırı güzel fiziksel özellikleri vardır. Bu değişimi anlayan babaları delirir ve kendini öldürür, geriye kederli ve kontrolcü bir anne kalır. Yıllar sonra en büyük kardeş tekrar ortadan kaybolur ve geriye dönük gizemleri çözmenin vakti gelir. Aslında böyle anlatınca merak uyandıran bir kitap gibi görünse de anlatım tarzı yüzünden bende hiç merak uyandırmadı. Üç kız kardeşten biri süper model, biri rock yıldızı ve diğeri de normal bir ergen. Ve biz tüm bu hikâyeyi tabii ki de ergen olanın ağzından okuyoruz. Başkarakterimiz on yedi yaşında ama kısa kısa olacak şekilde bir anda yedi yaşındaki olayları okuyoruz, sonra on yaşına gidiyoruz, sonra on beş yaşındaki başka bir olaya geçiyoruz. Farklı yaşlardaki olaylar silsilesini şehriye çorbası misali yalayıp yutuyoruz. Tüm kitap boyunca ilahi bakış açısı kullanılsa ve kronolojik bir sıra izlense ya da flashbackler başarılı bir şekilde yazılsa neler olurdu diye düşünüp hayal kırıklığına uğradım. Ne yapalım yazar bunu tercih etmiş. Sevmek zorunda mıyım? Değilim. Bunlar dışında özgün bir konusunun olduğunu düşünüyorum, en azından ben bir benzerini daha okumadım. Kurguda bazı mantık hataları olsa da bu hatalar canımı sıkmadı. Fena değildi.
Hollow Kardeşler
Hollow KardeşlerKrystal Sutherland · Martı Yayınları · 202449 okunma
Reklam
Hayallerimizdeki biz mükemmeldir ama gerçek bizi yansıtmıyor.
Kendimizi tüketerek yaşıyor, kendimizi azaltıyoruz; dört dörtlük insan kendini bilmeyendir. İnancımız olmadığından umudumuz da kalmadı, umudumuz kalmadığından artık gerçek bir hayatımız da yok. Sadece gelecekle ilgili değil, bugün hakkında da hiçbir fikre sahip değiliz; çünkü eylem adamı için şimdiki zaman, geleceğin önsözüdür sadece. Biz savaşma coşkusuyla doğmamışız, dolayısıyla savaşma enerjisi de bizde ölü doğmuş.
Sayfa 379 - Can YayınlarıKitabı okuyor
tavşan dağa küsmüş şu karşı ki dağları biz yarattık demiş
Duyguları yenilemenin tek yolu yeni bir ruh inşa etmektir. Hissetme biçimini değiştirmeden farklı şeyler hissetmeye ve ruhunu değiştirmeden farklı şekilde hissetmeye çalışıyorsan, boşuna çabalıyorsun. Çünkü varlıklar biz nasıl hissediyorsak öyledir -ne zamandır biliyorsun bunu bilmeksizin?- ve yeni şeyler olmasının, yeni şeyler hissetmenin tek yolu, bunları hissetme biçiminde bir yenilik yapmandır.
Sayfa 372 - Can YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
Her an merhamet
"Ya Rabbi, biz senden bu ülkenin, bu ülke ahalisinin iyiliğini isteriz. Şerrinden sana sığınırız." - Hayber'in Fethi
Sayfa 511
Madem her şey manen Bismillah der. Allah namına Allah’ın nimetlerini getirip bizlere veriyorlar. Biz dahi Bismillah demeliyiz. Allah namına vermeliyiz, Allah namına almalıyız. Öyle ise Allah namına vermeyen gafil insanlardan almamalıyız.
Biz o kadar uzak olduğunuzu zannederken, geçmişin bu kadar yakında olması ne tuhaf. Bir cümleden fırlayıp sizi çağırıvermesi tuhaf. Her bir nesne ve sözcüğün, içinde bir hayalet barındırabilmesi tuhaf.
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.