Antik çağlarda yaşayanlar arasında bile, en olgun kişiler, hakların kaynağının güç, hakkın ise güçten kaynaklanan bir işlev olduğunu bilirlerdi. İşte size terazinin iki kefesi! Birine bir gram, diğerine bir ton koyalım; birine "ben"i diğerine "biz"i, Tek Devlet'i koyalım. "Ben"in devlete karşı birtakım hakları olabileceğini varsaymanın bir gramın bir tona eşit olduğunu varsaymakla kesinlikle aynı şey olduğu açık değil mi? Buradan, dağılımın şöyle olduğunu söyleyebiliriz: Haklar tona, görevler grama; hiçlikten yüceliği giden doğal yol kişinin gram olduğunu unutmasından ve tonun milyonda bir parçası olduğunu hissetmesinden geçer.
Sayfa 122 - İthali YayınlarıKitabı okudu
Cihat, istikamet, sıratı müstakim ile yapılır.
Şura 15: “İşte bundan dolayı sen, bütün insanları davete devam et ve Allah tarafından emrolunduğun gibi dosdoğru ol.
Onların hevalarına, düzen ve heveslerine uyma ve de ki: Ben Allah’ın kitaptan ne indirdiyse hepsine inandım ve aranızda adaletle hükmetmekle emrolundum.
Allah bizim de Rabbimiz, sizin de Rabbinizdir.
Bizim işlediklerimizin karşılığı bizim, sizin işlediklerinizin karşılığı ise size aittir. Artık bizimle sizin aranızda tartışmayı gerektirecek bir durum yoktur.
Allah aramızı bulur yahut bizi bir araya toplar, dönüş de O’nadır.” “İslam bize ve zamana uymaya mecbur değildir. Ama herkes; her zaman, İslam’a uymak mecburiyetindedir.” Herkes kendi imtihanını oluyor. Ve biz başkasının değil kendi nefis muhasebemizi yaparsak ayağa kalkabiliriz
Cihat, istikamet, sıratı müstakim ile yapılır.
Şura 15: “İşte bundan dolayı sen, bütün insanları davete devam et ve Allah tarafından emrolunduğun gibi dosdoğru ol.
Onların hevalarına, düzen ve heveslerine uyma ve de ki: Ben Allah’ın kitaptan ne indirdiyse hepsine inandım ve aranızda adaletle hükmetmekle emrolundum.
Allah bizim de Rabbimiz, sizin de Rabbinizdir.
Bizim işlediklerimizin karşılığı bizim, sizin işlediklerinizin karşılığı ise size aittir. Artık bizimle sizin aranızda tartışmayı gerektirecek bir durum yoktur.
Allah aramızı bulur yahut bizi bir araya toplar, dönüş de O’nadır.” “İslam bize ve zamana uymaya mecbur değildir. Ama herkes; her zaman, İslam’a uymak mecburiyetindedir.” Herkes kendi imtihanını oluyor. Ve biz başkasının değil kendi nefis muhasebemizi yaparsak ayağa kalkabiliriz
Adım Yusuf, kuyum sensin.
Evvela Allah’ın selamı üstüne olsun. Güzelliğin şahsi değil O’ndandır ve ben O’nunla dostum.
Bir gerçeğin iki ayrı açıklamasıyız biz…
Adın Butimar senin, rüyamda kendin söyledin. Senin için geldim. Eğer gönlün varsa, pencereden bana gülümse Butimar. Adım Yusuf, kuyum sensin. Yoklusum, Müslüman’ım, bir tosbağam var, seni alıp gitmek istiyorum. Benim dinimde oruçla namazın bile kazası var, lakin sensiz geçecek bir günümün kazası yoktur. Söylediklerim kadar söylemediklerim de var. Söyleyemediklerim bir kuş olup çırpınıyor içimde. Sen gülersen kuş doyacak. Sırf bunun için bana gülümse. O kuş doysun.
Sayfa 155Kitabı okudu
Önemli Bulduğum Bazı Kavramlar (Bilmek Ve Olmak adlı kitabımdan alıntıdır)
Bir insanın kendini geliştirmesi ve gerçekleştirmesi için bazı kavramları ve olguları bilmesini zorunlu görüyorum. Bunlardan bazılarını aşağıda açıklıyorum.
Özbilinç: özbilinç en genel anlamıyla kişinin kendi duygu düşünce ve davranışlarından haberdar olma halidir.
...neyin var benim sevgilim derdim ona ellerin buz gibi rengin birdenbire soldu unut bütün bunları insanlarla gerçekleştirmek istediğin bütün hayallerini bana söyle bütün bunları seni dinlemek istiyorum o kadar çok yarım kalmış yaşantı birikti ki canım Günseli onların hepsini anlatsam kaldığım yerden yaşamağa kalksam benden kaçarsın hayır
Sayfa 493Kitabı okuyor
