Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
104
Zehir zemberekti günler... Dün, bugün, yarın, öbür gün, geçmiş, gelecek; tüm zaman bir taarruzdu sanki, birbirinin aynı, birbirinin dehşetini katlayarak artıran... başımı yasladığım duvarlara, gözlerimin önündeki parmaklıklara kadar, boğucu bir karanlık bulmuştu bizleri. Uyuyup kalkıyordum ama, bir şeyleri yapamıyordum hayatta, neydi, neydi söyleyin bana evim saydığım zindan, karanlık koridorlar!
cenazem için sonler kanove
yarım yamalak bozuk vakitsiz yollanmışım şu boğucu dünyaya yarım bile denemez buna ben öylesine eksik ve aksak kalmışım ki doğa bana hile yapmış aldatmış sanki...
Reklam
Şen Bilim
Bu boğucu, iç karartia havanın, yaşamın avuntusu çiydir. Şair, kendinin ar- dındadır, kendine varamamanın, kendine yalan söylemek zo runda oluşunun acısıyla, kendinin, kendisiyle aradığı hakikatin ardındadır. Hakikatin ardında, onunla sevişmek, onunla evlen- mek için. Ulaşamayacağını bile bile arayan: Delidir şair. Işıltılı. parlak, renkli
Layık değilmiş demek ki çoğu şey üzülmeye Boğucu günlerin içinde Olamadı bana yarınlarıma vaat eden gelecek Kendi içimde hapis kaldım duvar oldum kendime benim bilenmez ilmeğim
Kalbimizde boğucu bir kalabalık
Bu çağın ne yaparsan yap sıkıcı, boğucu bir yanı var…
Reklam
31.04.2024
Bir zamanlar duygularımın derin sularında yüzüyor, hayatın karmaşık labirentlerinde kayboluyordum. Her duygu, bir yolculuk gibiydi; bazen sığ sulara sürüklenirken bazen de derin, bilinmez karanlıklara dalıyordum. Ancak şimdi, bir zamanlar coşkulu dalgaların taşıdığı duygularımı kaybetmişim. Ruhumun derinliklerinde sessizlik ve boşluk hüküm
Bugün günlerden ruhsal bunalım...
Havanın bunaltıcı durumu ve okuduğun kitabın boğucu tutumu insanı erkenden yaşlanmış gibi hissettirmesi...
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.