“ Ölesiye yalnız, ölesiye mesudum. İçim kalabalık çekiyor, insanlar çekiyor. Çocuklar istiyorum: haşarı, sarışın, esmer, edepsiz… Seyahatler çekiyor içim.”
Kitaba ismini veren Son Kuşlar kitabın ilk hikayesi, içerisinde 19 tane hikaye yer alıyor, en sonda da Bedri Rahminin, Sait Faik’le olan anısı yer alıyor.
Kitap hakkında öyle uzun uzadıya bir şeyler yazmayacağım. Kitabın anlaşılması için Sait Faik’ in kitapta yer alan şu sözlerini paylaşmak istiyorum. Diyor ki;
“Ne yapayım benim zanaatım da bu, yazı yazmak. Yazı yazıp ekmek yemek. Yazmak demek, aklıma ne gelirse kağıda geçirmek değil elbet. Ama ben aklıma ne eserse yazan cinsdenim, ne yapayım?”
Sait Faik tam olarak kitabı burada özetlemiş, aklına ne gelirse yazmış. Okurken kesinlikle sıkmıyor. Konu bütünlüğü yok ama böyle genel bir deniz havası soluyorsunuz ve denizle ilgili yeni terimlerde öğreniyorsunuz. Ayrıca “Korentli Bir Hikaye” başlıklı yazısını tanıştığı Yunanlı bir hikayeciden dinleyip yazdığını da söylemeyi ihmal etmiyor.