Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Savaşı yeren kitaplar insanların büyük suçunu vurguluyor; kötülüğü, çamuru. Bilmek, duymak istiyorum... "Neyin var?" "Bıçaktan iğreniyorum, bıçağı seviyorum..." "Ne dedin?" "Dışardan, 'Yetişin! Kurtarın!' sesleri geliyor." Evet, neden savaşırlar? Savaşan tüm insanlar, barıştan yanadır oysa. Doğaldır ki, savaşı da benimsemezler. Daha doğrusu, kimse, savaşa atılarak kendisini içinden çıkılmaz durumlara düşürmek istemez. Hiç kimse savaşı, yaşamaya yeğ tutmaz. Ne ki... Gerçekte, kimlerdir savaşanlar? Kuşku yok, savaşanlar ve ölenler, bir buyruğu yerine getirmek zorunda kalanlardır. Oynadıkları oyun, kendi oyunları değil.
96 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Evet kitabı bir solukta okudum ancak kitabın sayfa sayısını düşününce aslında bir solukta okumuş sayılmam. Zira böyle bir kitap bir solukta okunacak bir eser değil tekrar tekrar okumak gerek. Kitap 96 sayfa ama 470 sayfalık bir eser değerinde şahsım adına zira metin soyut ve gerçek arasında öyle bir kurgudaki sizi başka dünyalara götürüyor aslında kitap önsözünde de söylediği gibi birebir gerçeği anlatıyor. Savaş insanlık kardeşlik barış açlık ekmek zaman aile kavramları hakkında sizi derin düşüncelere gark ediyor eser. Şunu belirteyim eserin dili bu tarza hakim olmayanlar için çok ağır okumakta zorlanabilirsiniz o yüzden büyülü gerçekçilik soyut metin oluşturma vb konularında biraz araştırma yapmalı. İkinci Dünya Savaşı hakkında okuduğum çoğu kitaptan daha iyi olmasının ana sebeplerinden biride salt Almanları canavar yerine koyup diğer herkesi masum kılmaması orta yerde gerçekle düş arasında insanlığa dair bir eser keyifle okudum alın ve okumaya başlayın ilk fırsatta.
Boranla Gelen
Boranla GelenNikiforos Vrettakos · Can Yayınları · 200450 okunma
Reklam
Dar patikalara dalıyorum, küçük sık fundalar arasından geçiyorum, yürüyorum. Yürümüyorum, koşuyorum sanki. Bugünkü duygularımın, bilincime kazınmasına, yarın da, varolduğum sürece de silinmemesine bütün gücümle çaba gösteriyorum. Nitsche'nin deyimiyle, çevresindeki karanlığı önemsemeyen, tek bir yasayı, saf olmanın yasasını benimseyen yıldızlar gibi tıpkı
İnsanın bunalımı mı bu? Yüzyılın bunalımı mı? Tarihin bunalımı mı yoksa? Boran yeni değil. Bu savaştan yirmi yıl kadar önce de şiirleri, ozanları yok etmeye başlamıştı. Ben yaşamımı sürdürmeyi başarabildim. Bu yaşamı yitireceğim güne dek. Tek dileğim, ozanların adına sunacağım, tüm hoşgörümü, tüm sevgimi içerecek bir kitap yazmak.»
! «...Zalimlerin zincirleri kırıla! Yıldız küreleri üzerinden...» «Kimdir bu zalimler?» «Ne olursa olsun, ben de bir yabanılım!» Ne ki ateş köprüsü üstüme çöküyor, kaçıyorum. Kâh o tarafa koşuyorum, kâh bu tarafa koşuyorum. Bir omuzumu bir ağaca çarpıyorum, öbür omuzumu başka bir ağaca. Başımı bir yere vuruyorum. Tek başımayım. Git git gücümü de yitiriyorum. Göremiyor, işitemiyorum. Cehennem de böyle olsa gerek, ölüm de böyle olsa gerek
Kimi köylüler güneyden kuzeye, kimileri kuzeyden güneye göç ediyor. Batıdan doğuya, doğudan batıya gidenler de var. Bu tür göçlerin, diyorum kendi kendime, şu anda tüm Avrupa'yı kapladığı kuşkusuz. İnsanlar, eşyalarını ve düşlerini kurtarma çabasında. Daha uzaklara gitmek için çırpınmam boşuna. Bunu açıklamakta hem ben güçlük çekiyorum, hem çevremdekiler anlayamıyorlar bu çırpınmamı. Günler geçtikçe görme ve duyma yetilerimi daha da yitirdiğimi gördükçe, gitmeme engel oluyorlar. Güneş tutulması tamamlandı diye düşünüyorum. Bu, bütün dünya için böyle.
Reklam
Hiçbir sözcük acılı bir anaya söylenebilecek güzellikte olamaz.
Kim, ne hakla, yaşamın her noktasında içine düştüğümüz bu büyük açmazın bütün çıkış yollarına YASAKTIR sözcüğünü yerleştirmiş? Engellere karşıyım! Atıldığı yerde hareketsiz yatan bir ölü değilim ben! Çevremdeki bataklığa saygı göstermem olanaksız! Bu yasak'lara uyamam, hayır!.
96 syf.
6/10 puan verdi
Yazarın 2.Dünya Savaşı sırasında yaşadıklarını sembolik anlatımıyla okura sunduğu bir kitap..
Boranla Gelen
Boranla GelenNikiforos Vrettakos · Can Yayınları · 200450 okunma
Nikiforos Vrettakos
-Hiçbir şeyden kuşkulanmak istemem ama, Dimitri, bu karanlık nereden kaynaklanıyor? Nedir ölçüsü bu karanlığın? Yeryüzünde, yapacağı kötülük nereye dek varabilir? İşte bu yüzden zaman zaman insanın kötürüm olduğu kuşkusu düşüyor içime. Tüm beynimdekilerin yarım olduğu kuşkusu. Bir an geliyor, herşeyi kırıp geçiren bu güçleri bütün dünyanın üzerine gerilmiş ateşten bir örtü gibi görüyorum. Özgürlük, adalet, barış? Yoktur bu denli sulanan başka ağaç. Nerede çiçekleri? Nerede ürünleri?
Sayfa 22 - Can YayınlarıKitabı okudu
Geri111
175 öğeden 166 ile 175 arasındakiler gösteriliyor.