"Ben..."' diye söze girdim,
"Sanırım size bir şeyler söylemem lazım..."
Gözlerim yerdeki masa örtüsündeydi, herkes merakla beni izlerken gözleri yerdeki örtüde olan bir diğer kişi ise Uraz Kayalar'dı.
"Söyle Kumruşum." dedi Nisan,
"Ama ne olur.şoka sokma bizi, bu gece kalpten gitmek
istemiyorum ben."
Hüzünle gülümsedim.
"Yok," dedim,
"Merak etme. Öyle bir şey değil... Ben özür dilemek istiyorum sizden. Böyle bir şeyi bir yabancıdan duydum ve hemen inandım, kameraların önünde yalan söyleyeceğine inanamadım yalnızca. Yine de gelip sizlerle paylaşmalı, belki de gidip Uraz'a sormalıydım ama yapmadım. Söylediğim gibi, kendime yediremedim. Sizden... Her birinizden özür dilerim. Bugün yaşanan her şey benim suçum."
Hayatımda okuduğum en gereksiz ve boş kitaptı gerçekten bu kategoride artık taht kurdu birinciliğe o kadar söyleyeyim.
Kitapta aslında bir konu olmadığını düşünüyorum çünkü karakterler boş boş kavgalar davetler ergenlik krizleri (şaka yapmıyorum bu konuda) girip girip 300 sayfalık bir kitap oluvermiş. Çok RAHATLIKLA 100 sayfaya sığdırılabilirmiş hatta 50'de olurmuş zorlasalar.
Bunların dışında yazarın dili ve anlatımı direkt iğrençti. Wattpad'e 9 yaşındaki bir çocuğun dili daha üstün BENİM GÖZÜMDE. Çok sinirle yani bir celalle yazmış bu kitabı YKKoğlu.
Bence bu tarz kitaplar kaldırılmalı ülkemizde hatta dünyada çünkü bu hoş değil. Bu kitapta açık açık İngilizcelere ve diğer Yabancı ülkelere sallıyor yazar arkada bir yerlerinden.
Bunu Yabancı birisi türkülere böyle laf atsaydı gene biz kola içmezdik protesto yapardık flfşfpcğfğf
(mecbur sakinleşip geldim silivriye gitmek istemiyorum ekdlfpf)
Bence bu kitapla KIYMETLİ ZAMANINIZI ASLA HARCAMAYIN çünkü hiç zevk alınmıyor kitapta yazarın amacı bu yönde değil direk nefret kusmamış sıçmış
Ben direk - 5 verip bu incelemeyi bitiriyorum çünkü 0 versem çürük vişneye ayıp olucak fşfşflf
Öldükten beş gün sonra geldin rüyama. Babaeski’deki eski evin oradasın. Hayır gelin çıktığın ev değil, diğeri. Biz çocukken her yazları kardeşlerinle, kuzenlerimle bir araya geldiğimiz eski mezarlığın oradaki ev. Evin bahçesine çiçekler ekilmiş. 20 li yaşlarındasın. Sanırım hiç evlenmemişsin. Bahçedeki çiçekleri suluyorsun. Çok mutlusun. O kadar