Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bu böyle olmayabilirdi.
'Kaybedilen en kıymetli eşyanın, servetin, her türlü dünya saadetinin acısı zamanla unutuluyor. Yalnız kaçırılan fırsatlar asla akıldan çıkmıyor ve her hatırlayışta insanın içini sızlatıyor. Bunun sebebi herhalde, 'Bu öyle olmayabilirdi!' düşüncesi.'
Sabahattin AliKitabı okudu
Kitapdan aldığım alıntılar: * Dibinde bir ejderhanın yaşadığı bilinen bir kuyuya inecek bir kahraman bulmak, muhakkak ki, dibinde ne olduğu hiç bilinmeyen bir kuyuya inmek cesaretini gösterecek bir insan bulmaktan daha kolaydır. * İnsanlara ne kadar çok muhtaç olursam onlardan kaçmak ihtiyacım da o kadar artıyordu. * Her şey, her şeyi olduğu
Reklam
Çamaşırcı Cennet Abla ve Şoför Ahmet
Yanında birden bir otomobil klaksonu! Döndü. Tüccar Nebi Bey’in şoförü Ahmet. Güldü: “Uğurlar olsun Cennet Abla!”
Everest Yayınları
Kimileri laik sözünü dinsiz anlamına alırlar. Oysa «laik» sözü «papaz» sözünün tam karşıtıdır. Papazlık olmasaydı laiklik olmazdı. Laik sözü latince laicus (layikus) ve Helencede de halk anlamına gelen «Laos» sözündendir. «Laik» papaz olmayan ve halktan olan demektir. Papaz takımına genel olarak «klerje» ya da «eklesiyastik» denir ki bu da kilise
Bu böyle olmayabilirdi be Raif :(
Kaybedilen en kıymetli eşyanın, servetin, her türlü dünya saadetinin acısı zamanla unutuluyor. Yalnız kaçırılan fırsatlar asla akıldan çıkmıyor ve her hatırlayışta insanın içini sızlatıyor. Bunun sebebi herhalde, "Bu öyle olmayabilirdi!" düşüncesi, yoksa insan mukadder telakki ettiği şeyleri kabule her zaman hazır.
Sayfa 146Kitabı okudu
Savaş koptu kopacaktı, fakat ordular meydana çıkmadan önce bir de sinir harbi yapılması gerekiyordu. Timur zaten batıda, Bayezid'in tahmininden çok daha fazla ilerlemişti; bu açıdan bakıldığında, kendi toprakları üstünde büyük bir hesaplaşmaya hazırlanan Osmanlı sultanı zaten bir adım geri atmış sayılırdı; bu Timur'un
Sayfa 356 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Reklam
KRAL OLACAK KİŞİ Krallığa Giden Yol Hastalıklı bir çocuktu, ancak birkaç yıl ömrü kalmıştı. Kral Murşili' nin dördüncü oğlu için koyulan teşhis buydu. Ancak daha sonra iyi haberler geldi. Kral uyurken en büyük oğlu, gele­cekteki kral, Muvattalli rüyasında krala tanrıça İştar'dan bir mesaj getirdi: Eğer kral hastalıklı oğlunu İştar' ın hizmetine
Leibniz’in Yeter-Sebep İlkesi
Olumsal: ‘Olasılıklar dahilinde mümkün olabilecek olan.’ ‘Dünya var oldu ama olmayabilirdi’ demek olumsal bir ifadedir. ‘Neden doğdum, doğmasaydım da olurdu’ gerçeği bu durumun olumsal olduğunu ifade eder. ‘Yeterli şartlar oluşsaydı diğer gezegenlerde de hayat olabilirdi.’ Leibniz burada “yeter-sebep ilkesi” ile neden öyle değil de böyle olduğuna açıklama sağlar.
_Hayat öylesine sürprizlerle doludur ki, sırtındaki küfeyi alır kiminden, elmasları yükler taş yerine. _Onların zırvalara inanmalarının sebebi, cahillikleri. _Sefil egolarının değer ölçüleriyle ölçüp, gerçeğe, güzele ve iyiye ağızlarından salyalar saçarak nutuk çekiyorlar. _Köle tiplerden oluşmuş hiçbir devlet yasayamaz. Köleden doğan yine köle
II-Geciken Bir Ahlak Dersi Günlüğümün ekim sayısı başıma iş açtı, bir bakıma tabii. Söz konusu sayıda “Hüküm” başlıklı, bende de bir parça kuşku bırakan kısa yazım yer alıyordu. “Hüküm”, kendisini aklama amacıyla, belki de ibret olsun diye tabancayla intihar eden birinin itiraflarını, son sözlerini içeriyordu. Düşüncelerine özellikle değer
26 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.