"Yüzünde çiçek açtırmadığınız insanların en son mezarında da çiçek açtırmayın."
Ben bunu yaşadım ve çokta sinir oldum. Yaşarken -kim olursa olsun- acısı ve yarası olduğunuz insanların mezarında size gözyaşı dökmek bile hak değil ki daha mezarına çiçek koymak? Hayırdır öldürdüğünüz mutluluklarını bir çiçekle mi kapatmaya çalışıyorsunuz?
Her şeyi anlıyorum fakat zulme uğrayan, yerlerinden edilen hatta öldürülen insanların acısını paylaşmaya, gücü nispetinde o insanların yanında olmaya, bunu gerek eylem yoluyla, gerek yazıya dökerek, gerekse kalbiyle kınayarak lanetlemeye çalışanlara neden saldırılıyor anlamış değilim.
Bunu gerçekten anlayamıyorum. Gerçekten ama. Anlam veremiyorum yani. Hayır açlıktan ağzınız kokmasa bu zalim kahpeler sizi finanse ediyor diyeceğim ama o da değil. İki tarafın da sizin hayatınıza bir etkisi yani faydası yahut zararı yoksa ve siz de henüz insanlığınızı ve vicdanınızı kaybetmemişseniz, bu durumda ezilenin, mağdurun yanında olursunuz değil mi?
Yani mantıken ve ahlaken durum böyledir.
Belli ki siz de ahlak ve mantık da kalmamış abi. Filistin paylaşımlarım yüzünden küfürler yedim, aşağılandım, eleştirildim ya inanamıyorum. He ben altta kalmam, bu mümkün değil, herkes ağzının payını aldı ama yine de çok üzüldüm. Sebebi şu: Ben çok adi, vicdansız ve aşağılık fertlerin oluşturduğu bir toplumun içinde yaşadığımı bir kez daha fark ettiğim için aşırı yaralandım.
Yazıklar olsun size...
bu velhamdulillah vessalatu vesselamu Ala rasulillahi Ah ah Şeytan insanları
boş boş hayaller L avutuyor boş kuruntularla onları oyalayıp duruyor
çölde yol alanlar zaman zaman serap görürler değil mi Onu gerçek zannederler
ve ümitle oraya doğru koşarlar Halbuki
bir hayalin peşinde koşturup dururlar geç anlarlar aynen onun gibi Şeytan
Fatiha daki (fatiha 5), "İyyake nabudu ve iyyake nestain" derken ;
Rabbimize hamd ediyor, onu övüyoruz. Ona aşkımızı, abd olduğumuzu söylüyoruz. Ona yürüdüğümüzü, koştuğumuzu söylüyoruz.
Senin nimet verdiğin kullarla ,( nisa 69 ) beraber ve senin sevdiğin gibi bu hayatı, islamı yaşamaya çalışıyoruz diyoruz.
Günde 5 vakit namaz ile ve farzlarda günde en az 20 defa fatihayı okuyup, ALLAHLA OLAN AHDİMİZİ TAZELİYORUZ. ONA VERDİĞİMİZ O SÖZÜ TAZELİYORUZ. VE KARŞILIĞINI DA ALIYORUZ.
FATİHANIN KARŞILIĞI ;
ONU GERÇEKTEN TANIMAYA BAŞLAMAK.
ONA HAMD ETMEYE BAŞLAMAK.
ONU ÖVÜYOR VE ONUN ÖVGÜSÜNE LAYIK OLUYORUZ.
RAHMAN VE RAHİM OLAN RABBİMİZİ RAHMETİYLE TANIMAYA BAŞLIYORUZ.
RAHMETİNE ŞAHİT OLUYORUZ. MÜLKÜN MALİKİ OLDUĞUNA ŞAHİT OLUYORUZ.
DAHA DOĞRUSU O BİZİ ŞAHİT KILIYOR. VE HAYATI HESABINI VERMEK ÜZERE YAŞAMAYA BAŞLIYORUZ.
Hamdolsun kardeşlerimiz böyledir zaten. Ama birde ;
BU HALİN KEMALE ERMESİ VARDIR.
Allah’ın nimet verdiği kullarla, o nimeti kazanıyor ve böyle rabbimize gidiyoruz. Ve onun rahmetine şahit oldukça gazaptan ve delalettende uzaklaşmış oluyoruz ve SECDE Aşığın maşuğuna AŞKINI BEYANIDIR.
Vuslat yolunda Allah’a giderken namaz bizi taşıyandır.
Rükusu, kıyamı, secdesi fatihası ve tesbihleriyle.
Pir Muhammed Hüseyin (r.a.)
VARLIK GERÇEKTEN VAR MIDIR?
MARİFETULLAH'A NASIL SAHİP OLUNUR?
PERDE AÇILSA...
Marifetullah…
İrfan sahipleri, Allah'a yakın olanlardır,veli olanlardır.Nedir marifet? Gökten mi geliyor? Gelmiyor.nereden geliyor? ALLAH birilerini marifete vesile kılıyor. Nasıl marifete sahip olacağız? Dinlersek oluruz.Nasıl marifete sahip oluruz onu izah
Bir film ve kitap neden efsane olur bir film yada kitap ne kadar çok şey anlatırsa o kadar başarılıdır bir kitap kahramanı üzerinden yüzlerce yıl geçsede unutulmuyorsa biz bu kitabı sevmesekte başarısız diyebilirmiyiz evet işte bir filmde böyledir üzerinden yıllar geçer ve biz o filmi unutmayız bugünkü filmimiz en efsane film esaretin bedelidir