Niyazi...

Niyazi...
@bozko25
Hayata dair tek kesin gerçek var olduğundur.(DESCARTES) Kendini keşfet.
Yoga eğitmeni…İnstagram ; Shisya. 1
Ankara
Ankara
260 reader point
Joined on November 2020
Şu anda okuduğu kitap
Saatlerini doğanın ve iç dünyalarının çevrimine ayarlayanlar, güneşi ve gökyüzünü görebilenler, hayatı uzun bir şimdi veya yekpare, geniş bir an olarak yaşayabilenler, ‘içime çektiğim hava değil gökyüzüdür’ diyebilenler, eve mutlu dönüyor.
Reklam
“Hayat bir çizgi değil” diyor bir Zen ustası, “birbiri ardınca gelen şimdilerden ibaret”. Hayat uzun bir şimdiden başkası değil. John Lennon’un ifadesiyle, “Hayat siz planlar yaparken başınıza gelen şeydir”.
Zamanın para demek olduğu bir çağda dinlemeye ve düşünmeye ayrılan vakit giderek azalıyor. Yüz yüze konuşmanın gerektirdiği duraklamalar, düşüncenin ufak molalarla derlenip toparlanma ihtiyacı, fazlasıyla sıkıcı ve yavaş bulunuyor. Böylece diyaloğun yerini veriler, yorumun yerini power point sunumları alıyor.

Reader Follow Recommendations

See All
Hız uyuşturuyor. Artık her yerde ve hiçbir yerdeyiz. Orada ama buradayız. Dostumuzla sohbetteyiz ama telefonun veya sohbet ağının ucundayız. Aslında bütün varlığımızla bir yerde değiliz, parça parça orada ve buradayız.
Hızla birlikte tabiata bakışımız değişiyor. Atlı arabadan trene geçmekle, insanın manzarayı izleme biçimi köklü bir değişiklik geçirmişti. Zaman ve mekân, hızla birlikte farklı algılanıyor, gerçeklik bambaşka bir şekilde tecrübe ediliyordu. Geçtiği yerlerin ses ve kokularını içine çekerek değil, bir pencerenin izin verdiği kadarını çok kısa bir zaman parçasında görerek seyahat ediyordu tren yolcusu. Günümüzde ise demir yolunun yerini uydu dalgaları ve fiberoptik kablolar almış bulunuyor. Nerede bulunursak bulunalım, bir tuşla başka bir âleme geçmemiz, bedenimizi geride bırakarak bilincimizle başka coğrafyalarda dolaşmamız mümkün.
Reklam
André Gorz’un ifadeleriyle söylersek, “İnsanlar bütün değerlerin sayılabilir olmadığını, paranın her şeyi satın alamayacağını, satın alınamayan şeyin temel olduğunu hatta işin özü olduğunu keşfettiklerinde ‘ticaret düzeni’ temelden sarsılır.”
Kapitalizmin ruhları ifsat eden gözbağcılığı, çalışma ile ihtiyaç arasındaki bağı koparmış olmasıdır. “Yeterli olan, iyidir” düsturu geçmişin küflü sandukalarına kaldırılmıştır artık, verimliliğinin nesnel ölçüsü olarak kazanç artışı belirlenmiştir. Sayılabilir, sayıya vurulabilir olan gerçektir ve başarı artık kazanılan para ve biriktirilen servet miktarı ile ölçülür.
Farkında olarak yaşa…
Çok hızlı giderseniz içinizde olup bitenleri özümseyecek ve onu kendi duyarlılığınızın bir parçası kılacak kadar vaktiniz olmaz.
İçinde bulunduğumuz çağ, “şimdi”yi yaşamamıza fırsat vermiyor, her şey gelecek için yapılıyor. Bu durumun bizde yarattığı zorlanma duygusu da, bizim ihtiyaçlarımızın çocuklarımızın ihtiyacından önce gelmesine, bu yüzden onları acele ettirmemize neden oluyor. Çocuklarımızı kolayca şekil ve kıvam verilebilir, her türlü eğip bükmeye müsait varlıklar olarak algılıyoruz. Dolayısıyla da, onlardan bizim ihtiyaç, program, ilgi ve bakış açılarımıza uymalarını bekliyoruz. Sonuç ise fazla programlanmış, endişeli ve mutsuz çocuklar.
Günümüz...
Çocuklar hep bir adım daha ileri gitmeleri konusunda zorlanıyor. Sorun şu ki; zihinsel zorlamalara rağmen, çocukların duyguları aynı hızla gelişmiyor. Duygular, hızlandırılması mümkün olmayan kendine has bir zamanlama ve ritme sahip. Hızlı büyümenin yarattığı zorlanma, ergenlik dönemi boyunca sorun yaratan ve üzüntü veren davranışlara neden olabiliyor. Çocukların büyümek, öğrenmek ve gelişmek için zamana ihtiyacı var. Neticede çocuk yetiştiriyoruz, hormonlu domates değil!
Reklam
Maskeler
Ne olduğumuzu değil, başkalarının bizi nasıl göreceğini düşünerek, iletişimde bulunuruz.
Seni Diğerlerinden Farksız Yapmaya Bütün Gücüyle Gece Gündüz Çalışan Bir Dünyada, Kendin Olarak Kalabilmek, Dünyanın En Zor Savaşını Vermek Demektir. Bu Savaş Bir Başladı Mı, Artık Hiç Bitmez!... E. E. Cummings
Farkında ol sen kimsin?
İçinde yetişilen ortam, kendi hakkında nasıl düşünmesi gerektiğini kişiye öğretir. Büyürken çevresinde bulunan kişiler, kişinin kendi hakkında nasıl düşüneceğini önemli ölçüde be­lirler.
Sürekli değişen bu dünya içinde, insanoğlu "değişmezler" yarata­rak, belirsizliği bir dereceye kadar gidermeye çalışır.
Bir kimseyi iyi tanıyor ve söyleyeceği sözleri önceden yüzde yüz kestirebiliyorsanız, o kimsenin söylediklerine artık pek dikkat etme­meye başlarsınız. Çünkü söyledikleri bir tür "tepki" olmaktadır. Bu tür ilişkilerde, iletişim yavaş yavaş ortadan kalkar ve ilginç insan ilişkileri, yerini can sıkıntısına bırakır.
1,745 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.