"Azm-i didâr-1 to dâred can ber leb âmede
/ Baz gerded yâ ber-âyed çist fermân- soma."
-Dudağa gelmiş can, seni seni görmek dileğinde. Geri mi dönsün, çıksın mı; fermanın nedir?
"Ba dil-i sengînet ayâ hic der gîred şebi
/ Ah-1 ateş-bâr u sûz u sîne-i șebgîr-i mâ."
-Bütün gece çektiğimiz ateşli ahlarla bütün gece dinmeyen gönül ateşimiz, acaba bir gececik olsun yüreğine tesir eder mi ki?
"Bütün dünyam az önce paramparça olmuştu ve ben ona sarılmak istiyordum. İlerisi görünmeyen bir okyanusta kaybolmuşken sahip olmak istediğiniz tek insanın teknenizi havaya uçuran kişi olması, işkencenin çok özel bir türüydü."
“Bunu sana kim yaptı?” diye sordu öfkeli bir fısıltıyla.
“Önemli değil.”
“Benim için önemli.”
Bütün vücudum hareketsizleşti. “Neden?”
“Çünkü ben kadınlara zarar veren insanları cezalandırıyorum.”
"Sence bazı insanları gözünden anlamak diye bir şey var mıdır?"
"İlk kez tanıştığın biri hakkında, bu seferki diğerleri gibi değil, bu seferki başka, diye düşünmek gibi mi diyorsun?"