BAŞAK

BAŞAK
@bskdgn
Çıkınca yemek yemiştik. Ne sıkıcı bir oyundu. Karanlık otoparkta üşüdüğümü, sarıldıgını, sarılmamı istediğini hatırlıyorum. Sanki camdan gibiydim. Bana dokunmak istiyordu. Cok seviyordum ama mesafe olsun istiyordum. O da cok seviyordu ama mesafeyi yıkıp kendi mesafesini koymak istiyordu.
Reklam
Tüm eski! sevgilere Kaçırılan zamanlarda El ele tutuşan sevgili oyunu oynayan o çifte İthafen El ele tutuşmayı bir hediye verdiğini sayan Oysa hediyeyi kendine veren Eli tutan değil eli tutulan oldugunu bilmeyecek Kadar toy orta yaşlılara Hiç bilmeyeceksiniz Sevginin yatak dikdörtgeni kadar olmadıgını Kapıdan cıkarken dörtgenin bir köşesini kendinle birlikte götürdügünü Anlayamayacaktınız Anlamamış gibi yapacaktınız
Her ayın son perşembesi bana mayıs'ı , Mayıs'ın her perşembesi öldüğünü hatırlat Eski buzdolabını atmışsın Malvarlığındaki tek ve nadide parça Ah nasıl kıydın Sana söylediğim her şeyi bir kum torbasına doldurup Dövdün ve bıçakladın Sövdün ve kucakladın Öldün ve sıcakladım Kollardan bağımsız, bir birey olarak da gelmeyeceğim. Böyle bi şiirim varmış

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Katılıklarımdan tutup silkelediğimde ekmek kırıntıları dökülürdü eteklerimden yere Gel haydi gelsene boğazda yürüyelim martılar katılıklarımızdan yesinler.
Sezen bırak ben ben ayrılamaaaaam sen beni bırak yaşadığım en deli aşksın sen sen bu şarkının içindeki aaaaalarsın son harfi yutulan bir tutam tuzdun tuzlu yemeğe yetmeyen tuz gibiydin
Reklam
Reklam
494 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.