"Denethor Mezarlar'a gitti," dedi Pippin, "Faramir'i de götürdü ve hepimizin yanacağını söylüyor; beklemeyecekmiş, odunları çatıp kendini yaktıracak, Faramir'i de. Adamları odun ve yağ getirmeleri için gönderdi Bunu Beregond'a söyledim ama korkarım o bulunduğu yerden ayrılmaya cesaret edemeyecek Nöbetteydi Sonra zaten o ne yapabilir ki7 Böyle çıktı Pıppın'ın öyküsü ağzından, bir yandan uzanıp titreyen ellerle Gandalf m dizine dokunurken "Faramır'ı kurtaramaz mısın'! "Belki kurtarabilirim,' dedi Gandalf, "ama eğer onu kurtarırsam diğerleri ölecek korkarım Evet, gelmem lazım geliyor, başka hiçbir yardım ona ulaşamaz Fakat bu iş, kötülük ve hüzne neden olacak Kalemizin içinden bile vurabiliyor Düşman bizi Çünkü şu anda işbaşında olan onun iradesi"
Bilinçaltımızdakilerin dışavurumu rüyalarımızda gün yüzüne çıkar.
°°° "Hepimizin içinde korkunç, hayvanca, dizginsiz birtakım istekler vardır. Aklı başında görünen sayılı insanlarda bile rastlanan bu istekler, rüyalarda yüze çıkar.” °°°
Reklam
Freud, Platon'dan esinlenmiş belli ki :D
❝Hepimizin içinde korkunç, hayvanca, dizginsiz birtakım istekler vardır. Aklı başında görünen sayılı insanlarda bile rastlanan bu istekler, rüyalarda yüze çıkar.❞
Kevin'in Öyküsü!
Adaletsizlik, eşitsizlik bir ihanet biçimidir; çünkü bu ikisi güvenin sarılsılmasına yol açar. Hepimizin özgür olduğu, eşit olduğu sözünden dönülmüş olur.
_Tanrı, ilk ateisttir. E. Hubbard _Din, gönüllü köleliktir. Herzen _Burada bir ateist yatıyor. Giyinip kuşanmış hazır, ama gidecek bir yeri yok; ne cennet ne de cehennem. Mezar taşı _Çürümüş bedenimden çiçekler çıkacak ve ben de onların içinde olacağım. E. Mumch _Bir zamanlar ateist olmak istemiştim. Artık vazgeçiyorum. Adamların tatili yok! H.
Uygarlık kadar eski bir acı
“Bingöllü Kadir'in bu geceyarısı son bulan öyküsü kısaca böyle. Bu öykü bana hiç yabancı değil. Haksızlıklara isyanla baslayan, öfkeyle, siddetle büyüyen, korku ve pişmanlıkla dolu acı bir öykü. Yüzlerce Güneydoğulu delikanlının öyküsü. Sadece onların değil, hepimizin öyküsü. Hepimizin zalimliği, hepimizin öfkesi, hepimizin pişmanlığı, hepimizin utancı ve hepimizin acısı. Nerede, nasıl ve ne zaman biteceğini bilmediğimiz bir acı. Uygarlık kadar eski bir acı.”
Sayfa 101Kitabı okudu
Reklam
48 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.