Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Batıl inanç" -biraz garip değil miydi bu laf? Eğer insan Hıristiyanlığa veya İslamiyete inanıyorsa, buna sadece "inanç" deniyordu. Ama astroloji veya ayın 13'üne gelen cuma uğursuzluğu söz konusuysa, al sana bâtıl inanç! Başka insanların inandığı şeylere bâtıl inanç deme hakkını kim kendinde bulabilirdi ki?
Ona dokunmak istemiştim, insanların acı çekmesinden zevk alan bu şeye...
Reklam
Fazla şiirden öldü Edip Cansever
“Neyi duysam hüzünlenirim / En ufak şeyi, rüzgârı bile", “Gökyüzü karışıksa kuşların işi / Ya içim içime sığmıyorsa / Ne denir kötüdür insanlarin gidişi" "Pencere yanındaydı gökyüzü yanında / Uzandı masaya sonsuzu koydu" "Bana bak / Ben öyle kendine güveni olmayanlardan değilim / Bıkmışım artık uzunlu kısalı lâflardan /
Bu insanların çoğu eminim ki hiç büyük bir roman okumamıştır.
kırmızı deynek
Havanın yüzünde bir kırlangıç sürüsü Ve yabanıl ak atlar doludizgin Bu sabah, bu sabah öylesine güzel ki Bu sabah yağmur yağacak Bu sabah gün açacak Bu sabah tekmil tornurcuklar patlayacak Bahar patlayacak Köpükler, bulutlar patlayacak Özlemierin en güzeli, tozlu bir özlem Topraktan yeni çıkarılmış Üç bin yıllık yunan şarabı Atların kara
Sayfa 85 - Yapı Kredi Yayınları
372 syf.
9/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Savaş icat eden görmesin cennet!
Siz bu "satırlarda" okurken Yahudiler Almanlar tarafından soykırıma uğruyor. Ve yine siz bu "satırları" okurken Yahudiler Müslümanları katlediyor. Ne acı değil mi tarihinde büyük acılar olan bir topluluğun tarihte emsali görülmemiş acılar yaşatması Filistin'e. Ne der
Yaşar Kemal
Yaşar Kemal
bir kitabında: "Savaş icat eden görmesin
Nefes Nefese
Nefes NefeseAyşe Kulin · Everest Yayınları · 201311,7bin okunma
Reklam
224 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
1974 yılında yayımlanan, İstanbul’un İkinci Dünya Savaşı zamanını (1939-1945) ele alan romanıdır. 1990 yılında Yusuf Kurçenli tarafından filme çekilmiş ve başrolü Tarık Akan oynamıştır. Bu film, 9. Uluslararası İstanbul Film Festivali’nde ‘en iyi Türk filmi’ seçilmiştir. Biyografik özellikler taşıyan Rıfat Ilgaz’ın bu romanında bir aydın kişinin
Karartma Geceleri
Karartma GeceleriRıfat Ilgaz · Çınar Yayınları · 20094,494 okunma
Çocuk, oğlun orada doğdu, o düşkünlerin, yoksulların, dışlanmışların ve terk edilmiş insanların yattığı yerde. Korkunç bir yerdi. Her şey tuhaftı, yabancıydı. Yalnızlık içinde, kalplerimiz karşılıklı nefretle dolu, bu kloroform, kan, çığlık ve inleme sesleriyle dolu kalabalık koğuşta bizi sadece yoksul ve çaresiz olduğumuz için bir araya getiren yerde yatarken hepimiz yabancıydık. Bu koğuşlardaki bir hasta, tıbbi dosyasının üzerinde yazan ismi hariç burada insan olduğuna dair her şeyini kaybediyor. Yatakta yatan şey sadece bir parça korkudan yaprak gibi titreyen bir et parçası, muayene edilecek bir nesneden başka bir şey değil...
Sayfa 39 - Aperatif kitap 4.basım Çeviren:Derya ÖztürkKitabı okudu
En zor ve sıkıntılı dönemlerde İslâm'a giren ve İslâm davası uğrunda pek çok sıkıntılara maruz kalan ilk sahâbîler, sadece Peygamberimizin hadis-i şeriflerinde övülmemiş; bu kutlu kimseler, hem Kur'ân-ı Kerim'de metholunmuş, hem de tarih boyunca Müslümanların nazarında en müstesna şahsiyetler olarak yâd edilegelmişlerdir. Allah Teâlâ, peygamberler, ümmetler, insanlar , zamanlar ve mekanlar arasında fazilet bakımından farklılıklar tayin etmiştir. Kur'ân-ı Kerim'de bazı peygamberlerin bazılarından daha faziletli olduğuna, dolayısıyla daha faziletli bir peygamberin ümmetinin de daha faziletli bir ümmet olduğuna dair ayetler vardır. Aynı şekilde kutsal kitabımızda insanların, zamanların ve mekânların da üstünlükte tek düze olmadığı ve bazılarının daha faziletli olduğuna dair pek çok ayet-i kerime vardır. Fazilet bakımından üstünlükte başka sebeplerin yanında iyi kul, iyi ümmet, iyi insan olmak için gösterilen gayret ve samimiyetlerin de rolü vardır. Dolayısıyla iyi kul, iyi insan, iyi ümmet vs. olma yolunda daha samimi ve gayretli olup gevşeklik göstermeden bu uğurda en ön saflarda yer alanlar, fazilet bakımından emsallerine nazaran elbette daha üstün olacaklardır.
İnsanların arasındaki ilişkide en belirgin olan duygu, öfkeyi kışkırtan duygudur. Bu duygu, bedenlerin iyileştirilemez, kökleşmiş bir yorgunluk duygusu gibiydi.
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.