Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
80 syf.
·
Puan vermedi
ARTHUR SCHOPENHAUER … Bir deha, edebi dili harika olan düşünür... Yazdıklarını okurken illaki kendinizden tespitler bulacaksınız.Arthur belki insan sevmez ama insanı çok iyi tanıyıp ve yerinde tahliller yapan bir şahsiyet.Ona hayranım.Her ne kadar katılmadığım noktalar da olsa. Açık sözlülüğü, yapmacıktan uzak olması beni en çok çeken şey.Şunu
Aşka ve Kadınlara Dair (Aşkın Metafiziği)
Aşka ve Kadınlara Dair (Aşkın Metafiziği)Arthur Schopenhauer · Say Yayınları · 202013,3bin okunma
336 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
MAHŞERİN DÖRT ATLISININ MACERA DOLU HİKAYESİ OKUMADAN BEĞENMEYİN!!
Selamünaleyküm , değerli 1k ailesi , Bugün yine bir incelme yapmak için karşınızdayımmm "Teşekkür ederim Teşekkür mü edersin? Evet, nazik olmam seni güldürdü mü? Evet dedi, hafif bir gülümsemeyle Çok tatlı gülüyorsun.
Karantina: Mahşerin Dört Atlısının Hikayesi — Beşinci Perde
Karantina: Mahşerin Dört Atlısının Hikayesi — Beşinci PerdeBeyza Alkoç · İndigo Kitap · 20209,3bin okunma
Reklam
7 mart 2023 - 8 mart 2023 - 23 mart 2023 - 8 mart 2024
günümüzden 366 gün önce, 7 mart 2023 salı günü, 2000 doğumlu olan, 23 yaşındaki e.d.'yi pendikteki çalıştığı okula sabah dedesi getirmişti. e.d'yi çalıştığı okula dedesi getirmişti, çünkü e.d. %50 zihinsel engelliydi. başına kötü bir şey gelmesini istemeyen dedesi beraber yaşadığı torununu sabah okula kendisi getiriyor, aynı şekilde
1008 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
66 günde okudu
“Karamazov Kardeşler”le olan maceramı, yaklaşık 3 ayda bitirdim. Defalarca geri dönüşler yaparak okuduğum, sayfalarca not alarak ayrıntıları kaçırmamaya çalıştığım bu kitabı hakkını vererek inceleyebileceğime dair inancım zayıf; mutlaka söylemek istediklerimin bir kısmını unutacağım hissi var içimde. Ama “başlamak bitirmenin yarısı” imiş,
Karamazov Kardeşler
Karamazov KardeşlerFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202334,7bin okunma
344 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
"Senin hayatının benim kağıdıma düşen yazısı bu..."
Hayat denen o geçitte kimselere değmeden ama fazlasıyla tanık olan ve tanık olmanın verdiği yorgunluğu sırtında taşıyan bir Mücella hikayesi... Kitabın kapağındaki daha kitaba başlamadan çok etkilendiğim şu sözle devam edeceğim: "Senin hayatının benim kağıdıma düşen yazısı bu..." Kitabın sayfalarında gezinirken sık sık bu sözü de
Mücellâ
MücellâNazan Bekiroğlu · Timaş Yayınları · 202110,1bin okunma
152 syf.
·
Puan vermedi
·
24 saatte okudu
"Dünya erkeğe dediği gibi kadına da istersen yaz, beni hiç ilgilendirmiyor demiyordu. Dünya kaba bir kahkahayla, yazmak mı diyordu. Yazmak senin neyine?" Zor zamanlarda yazmayı başarmış ve kendini ispatlamış kadınlara ayrı bir hayranım.. VİRGİNİA WOLF' da bunlardan birisi benim için. Kadınların bırakın üniversiteye gitmeyi kütüphanelere bile alınmadığı bir dönem de yaşıyordu ama yinede diğer kadınlara göre şanslıydı babası onu destekliyor ve kütüphanelerden yararlanması için gerekli desteği veriyordu. Evlendiği zaman eşi de onu destekledi öyle ki intihar mektubunda eşi için "Bizim kadar mutlu olabilecek iki insan daha düşünemiyorum." sözlerini yazdı. Fakat her kadın onun kadar şanslı değildi, her kadının destekleyicisi olmayabiliyordu ki "kadın düşünen bir varlık mı" gibi saçmalıkların tartışıldığı bir dönemden söz ediyoruz. Evet kitap da tam olarak bundan söz ediyor bizlere KADINLAR NEDEN YAZMAZ? Kadınlar yazmaz çünkü ne yazacak kendilerine ait bir odaları, ne yazacak zamanları, ne de gelirleri var. Zaten yazmaya kalktığında da alaycı bakışlarla gelen eleştirilerin kurbanı olur. Günümüzde kadınlar çok daha şanslı ama yine de bir erkekle aynı şartlara sahip olduklarını sanmıyorum. Çünkü bir kitabı okurken bile defalarca ara vermek zorunda kalırlar eşleri, çocukları, sorumlulukları vardır. Kitabın sonunda VİRGİNİA yazın diyor tüm kadınlara nasıl olmuş düşünmeden yazın muhakkak okuyacağım diyor bence muhakkak okunması gereken kitaplardan birisi de bu kitaptı.
Kendine Ait Bir Oda
Kendine Ait Bir OdaVirginia Woolf · Koridor Yayıncılık · 201738bin okunma
Reklam
Bu sancılı iç yolculuk gecenin büyük bir bölümünde devam etti. Ta ki telefonum, bir e-posta ile bipleyip beni düşüncelerimden çıkarana kadar. "Merhaba, İspanya'dan geliyorum ve 15 yaşındayım. Kendimi seninle özdeşleştiriyorum Inna. İnandıkları için mücadele eden tanıdığım ender insanlardan birisin. Benim kahramanımsın. Dünyayı değiştirmek için yaptığınız tüm girişimlere hayranım. Mücadelenizle, farkında olmasalar da öyle çok kadına yardım ediyorsunuz ki. Dilerim bir gün seninle tanışma ve ülkemin değişimine katkıda bulunmak amacıyla sizlerin yanında mücadele etme hayalim gerçekleşir. Yalnızca 15 yaşındayım ama ne istediğimi biliyorum. Ve sen benim için bir hayat modelisin. Lütfen, asla vazgeçme. " Posta kutumu kapatmadan önce bu kısa mesajı defalarca okudum. Cevap vermedim. Utanmıştım. Korku ve acı karşısında vazgeçmekten utanmıştım. Düşmanlarımın beni dehşete düşürmelerinden utanmıştım. Neredeyse onların kazanmalarına izin verecek, neredeyse içinde yer aldığım mücadelenin tüm zaferlerini unutacaktım. Ve bunu bana 15 yaşında genç bir kız hatırlatmıştı. Ona teşekkür ediyorum. Çünkü erkekler dünyasındaki esas hedefimizin, kendilerine inanmaları için diğer kadınlara yardım etmek olduğunu onun sayesinde hatırladım.
501 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Muhteşem bir devam kitabı olmuş. Sayfalar nasıl akıp gitti bilmiyorum. Atwood, muhteşem bir yazar. Hayal gücü ve feminist yanına hayranım. Bu kitabında üç kadına odaklanıyoruz. Glead yönetiminde mevki sahibi Lydia teyze, Nicole bebek ve Agnes. Çok güzel bağlanmış bi kurgu. Sonu muhteşemdi.
Ahitler
AhitlerMargaret Atwood · Doğan Kitap · 2020959 okunma
Gözüm kitaplığıma ilişiyor. Dergilerin en üstünde K Dergisi duruyor. Birinden gelen ipince bir hediyeydi. Artık neden basılmadığını düşünürken içinde Dostoyevski'nin oldugunu hatırlıyorum. Madem bütün gece isticvaplı geçecek bari bir saatcik güzel geçsin diyip Dostoyevski ile kahve içmeye oturuyoruz. Dostoyevski biraz sarhoş, o da kahve istiyor. Biraz da kumar oynamış ama hayıflanmıyor. Evli bir kadına aşıkmış. Acı da çekiyor. İnsancıkları yazmış dalga geçmişler. Bir kitabı övüp diğerini yermişler. Onun ince ruhuna epey zarar vermişler. Bunlardan güzel şeyler konuşmaya sıra gelmiyor, "Ben sana hayranım" bile diyemiyorum. Bir ara aklıma geliyor boşboğazlık edip “Turgenyev sen bir kadını görüp heyecanlandın diye dalga geçmiş seninle doğru mu?" diyorum. "Evet" diyor Dosto sadece. iyice canını sıktım, durumu toparlamaya çalışıyorum. "Boşver onun tek güzel kitabı Babalar ve Ogullar, ama senin her kitabın efsane" diyorum. Cevap vermiyor. Bu kadar saçma bir konuya aldırış edip cevap vermez tabii. Pot üstüne pot kırdım galiba aynı dilden konuşamıyoruz bugün ama yine de birbirimizi anladığımızı biliyorum. O da az sonra suskunluğunu bozup anlatmaya başlıyor: "İdam cezası almıştım, o gün idam edilecek 6.kişiydim. Çar, bizi affetti(!) ve kürek mahkumu olduk”…
248 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
ADEMELMASI || HATİCE DÖKMEN Herkese selam, Kemik Çayı, Salı Ertesi, Kum Gibi kitaplarıyla farkındalık yaratan, toplum sorunlarına değinirken biz kadınların sesi olmaya kendini adamış, kadın ve kadının ruhunda, benliğinde izi kalmış yaraların gözardı edilmemesi için kaleminin gücünü sonuna kadar kullanan  Canım Hocam
Hatice Dökmen
Hatice Dökmen
'in yeni
Ademelması
AdemelmasıHatice Dökmen · Destek Yayınları · 2022143 okunma
98 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.