382 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
Zamana Hakim Olma İdeali
Bence Tanpınar'ın en özgün romanı bu. Belki de en uçuk kaçık davranıp teorik bir fikri uygulamaya dökmeye çalışan, saatlerle, zamanın farkında olmak ve zamana hakim olmakla ilgili bir iş tasarlayan, bu yüzden de sıradışı bir roman. Romanın ilk yarısında Hayri İrdal ve onun etkilendiği çevre ön plandayken ikinci yarısında daha çok Saatleri
Saatleri Ayarlama Enstitüsü
Saatleri Ayarlama EnstitüsüAhmet Hamdi Tanpınar · Dergah Yayınları · 202341.7k okunma
Vücud ve iç Terkce
Vücud ve iç Beden formuna ben dediği an. Kendini yaşamdan ayırdı insan. Vücudun yerine denilir mekan. Form yaranmasına söylenir zaman. Cisime göredir zaman ve mekan. O,yoksa ne yer var,ne de ki,zaman.
Reklam
Dialog Türkce
Dialog Nasıl net gözlem yapa biliriz? Olanları bir birinden nasıl ayıra biliriz? Doğru,yanlış nasıl kolay anlarız? Nasıl nura ulaşıb yalnışdan arınırız? Derler insan çözülmez kutu bağlı. Açılmaz bu kutunun hiç bir zaman sırları.
18.. yılında, büyük servet sahibi bir ailenin, eli ayağı düzgün, sağlıklı bir çocuğu olarak dünyaya geldim. Tabiatım itibarıyla çalışmaya meyilli, akranlarım arasında aydın ve iyi olanların saygısını kazanmaya değer veren, dolayısıyla da onurlu ve ayrıcalıklı bir geleceği her yönüyle garantilediği söylenebilecek biriydim. Hakikaten de hatalarımın
Hoş ev, değil mi? Şurada gördüğünüz iki kafa, zenci kölelere ait. Bir işaret bu. Ev bir köle tüccarınındı. Ah! O zamanlar oyunlar gizli oynanmıyordu! İnsanlar yürekliydi, şöyle diyorlardı: “İşte, evim barkım var, köle ticareti yapıyorum, kara derilileri satıyorum.” Bugün, bu işi yaptığını açıkça söyleyen birini düşünebiliyor musunuz? Ne rezillik! Parisli meslektaşlarımın konuşmalarını buradan duyabiliyorum. Bu konu hakkında ödün vermezler, iki ya da üç hatta daha fazla bildiri yayımlamaktan çekinmeyeceklerdir. İyice düşündükten sora ben de katılırdım onların imzalarına. Kölelik mi, hayır, biz ona karşıyız! Kendi evlerimizde ya da fabrikalarda köleliğe yer vermek zorunda kalmak düzenin bir parçası ama bununla övünmek, işte o olmaz.
Bize hiç fark ettirmeden hayatımıza giren onca uygulama gibi bu da kulağımıza hoş geliyor, değil mi? Evet, bunlar bize ne kadar hoş görünse de böyle bir geleceğin özellikle de ilk etapta bize oldukça pahalıya mâl olacağını söyleyebilirim. Zira teknolojik üretimimiz "bu kafayla" devam ettikçe sorunlar da kaçınılmaz olarak büyüyecek. Nedir "o" kafa? Kâr etmeyi, hızı, yeni ve şaşırtıcı olanı devamlı geliştirme isteği ile yanıp tutuşan temel kapitalist kafamızdır.
Reklam
·
Not rated
Kitap iyi hoş ve akıcı ama insanı bir türlü sarmiyor. Olaydan olaya atlanılıyor az önce ne oldu nasıl bu olay bu noktaya geldi diye düşünüyorsun. Kitabın bu kadar akıcı olup bu denli kafa karışıklığı yaratması üzücü oldu! Hevesle başlayıp 115 sayfa tek okuyabildim çünkü hep olaydan olaya atılıyor kafa karışıyor.
İki Şehrin Hikâyesi
İki Şehrin HikâyesiCharles Dickens · Can Yayınları · 202358.9k okunma
Bazen şöyle olur: Bir yerden geçersiniz ilk kez, bir gülümsemeye tesadüf edersiniz ilk kez fakat ezelden tanıdıkmış gibi hissettirir. Hiç gitmediğiniz bir kentte dahi olur bu. Benzeteceğiniz yerler yahut insanlar da değillerdir üstelik. Fuat Sevimay, "Geçmişte bulunduğumuz bir yere, mahallemize, okulumuza, sokağımıza, evimize rast gelince
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.