Hayatta, aşk da hüzün ve mutlulukta böyleydi. Bir yerden düşmekti bütün hayatımız, bütün duygularımız. Biz nerede olursak olalım, nasıl olursak olalım, bir yerden düşüyorduk sanki. Ve bir tek Düşen Kız ölüyor bir yaşıyorduk. Çünkü onun yazgısıydı bu insanın yazgısı ise her düşüşte bir duygunun ölümüydü.
Arınmış bir arzu içinde eridiği yeni bir saat başlar. Arınmış bir hüzün ve tatlı bir kıvanç saatidir bu. Çocuklar eşyayı görmeye başlarken nasıl gülümserlerse, duyguya açılan kızlar da çocuklar gibi öyle gülümser.
Sayfa 83
Reklam
Seksten sonra tuhaf ruh hallerine kapılırız. Çiftler, ilişki sonrasında sık sık derin bir hüzün yaşarlar. Partnerlerden biri ya da her ikisi de uyu­mak, gazete okumak ya da hemen orayı terk etmek isteğine kapılabilir. Yaşanan bu sorunun temelinde seksin kendisi değil de, içerdiği şefkat, şiddet, enerji ve hedonizm ile sonsuz sıkıntı, baskı, zorluk ve içekapanıklık gibi hayatımızın dünyevi yönleri arasındaki karşıtlık vardır. Seks, yaşadığımız güçlükleri görünmez kılıp bizim için yok eder. Libidomuzu harcadıktan hemen sonra, normalde olduğumuz kişi ve ilgilendiğimiz alanlar bize birden çok tuhaf ve yabancı gelir.
Pdf
Fakat tepeden inerken bir hüzün çöktü üzerine ve kalbinden şu düşünce geçti: Kederlenmeden ve huzur içinde nasıl giderim? Yo, hayır, ruhum sızısız ayrılmayacak bu kentten. Uzundu surları arasında geçirdiğim çile günleri, uzundu yapayalnız geceler; kim çile ve yalnızlığını geride bırakabilir ki içi sızlamadan?
Neşet babanın: "Zorumuş meğer,derde düştüm "dediği gibi
"...nasıl bir derde düştüğünü anlayana kadar iş işten geçmişti. Ne yapsa, ne etse, artık kurtulması mümkün değildi. Yavaş yavaş kuruyor, ağır ağır kavruluyor olsa da bu acıyı çekmek zorundaydı.."
Her zaman olduğu gibi tek başına.
"Şu içimdeki devrimci coşkuyu herkese nasıl bulaştırmalı? Bu, işte bu! Ne tür bir yalan ya da hakikate başvurmalı? Zaman nasıl akıp gidiyor. Ve nasıl da hazin! Çünkü bu doğru. İçimde öyle büyük bir hüzün var ki bunu görebilseler ağızları bir karış açık kalırdı. Tek başıma her şeyi ayakta tutmak zorundayım."
Sayfa 264 - Kolektif KitapKitabı okudu
Reklam
YÜRÜYELİM SENİNLE İSTANBUL’DA Kırmızıyı sevdiğini bilseydim Hayallerim kıpkırmızı olurdu İstanbul hâlâ güneşin ardında Ufuklarında birkaç kere leke birkaç kan pıhtısı dudaklarında İstanbul hâlâ sevimli mi sevimli
hayal sarhoşu çok hayaller var yazmadığım yazıya gelmez ki hem eksilmez bu gece bu şehre bir gözyaşı ısmarladım hayalinle dipdiri saatlerde ben ki tam içindeyim o telaşsız ama hüzünlü ânın çok hayaller var yüzemediğim suları kendimce bilinmez hem nasıl diyeyim parçalı akşamların yağmurlarında ıslanmış o sarhoş çiçekler ve ben düşünmeden edemedim ve yoruldum seslerden yürürken bir başka ilham ve akşam yine sarhoş ki ben çok hayaller var gezmediğim kızıl sularda yüzülmez hem sarhoş düşlerim
Sayfa 97 - Günce YayınlarıKitabı okudu
her şeyi iyi yanından görmeyi kim öğretti bize? acıyı görmeyen insan, umutsuzluğu yaşamayan, iliklerine dek kederin işleyip yaralamadığı bir insan, mutluluktan, umuttan, sevinçten ne anlar? göğü görmeden, denizi görmeden maviyi anlamaya benzemez mi bu? bir güz düşünün ki ömür hanım, ilkyazı olmamış, yazı yaşanmamış, böyle bir güzün hüznü hüzün müdür? başlamanın bir anlamı varsa bitişi göze almak, bitişin bir anlamı varsa başlangıcı olmak değil midir? yaşamı düz bir çizgide tutmak tükenmektir. yaşamak zorunda olduğumuz şunca yılı aykırı uçlar arasında gezdirip geçirmedikçe, alışkanlıkların sınırlarını aşmadıkça zaman zaman, yaşamak nasıl yenilik olur tükenmek değil de?
Yok onlar direk gezi parkı düzenliyor...
Sabırla dinle sana ulaşan sözleri, sesleri. Kedi miyavlaması mıdır, kuş cıvıltısı mıdır, insan sesi midir? Eğer insan ise kadın mıdır, erkek midir; yaşlı mıdır, genç midir, cahil midir, okumuş mudur, çiğ midir, olgun mudur, bak nasıl çatallanıyor sorun, dal-budak salıyor. Sonra şüphe et birazcık, ya bu meret bir bant kaydı ise, ya montaj, dublaj yapılmış ise, ya bir ajitasyon, düpedüz provakasyon ise... Dokundum dediğin ceset bir insan mıdır, bir manken midir, sıcak mıdır, soğuk mudur, asıl mıdır, yedek midir, güzel midir, çirkin midir, soylu mudur, soysuz mudur, suçlu mudur, suçsuz mudur, bizden midir, onlardan mıdır, iyice düşün, hatırlamaya çalış, yanılmış olmayasın, insan niyetine bağrımıza bastığımız kaç mahlûk tosbağa çıkar bilirsin. Bilirsin, bazılarına dokunmaya hiç gelmez, ısırıverirler. Oysa ısıracak köpek dişini göstermez denilmiştir.
Sayfa 22 - Dergâh Y.Kitabı okudu
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.