Yanılmışım ve biraz da yanmışım. Bazı yollar tekrar yürünmez, bir şarkı seni on altı yerinden bıçaklasa da başa sarıp dinlenmezmiş ardı ardına. Bazı insanlar çiçeklerini sular, bazılarıysa üstüne basıp geçermiş. Çiçeklerinin üstüne basıp geçenlere sayfalarca yazı armağan edilmezmiş. İçine attıkların göğüsünde bir dağ olurmuş fakat bununla yaşamayı öğrenirmişsin. Bazı şeyler çok acı verici olsa da insan alışırmış her şeye. Gecenin ıssız saatlerinde içinde dolup taşan özlemi kimseye anlatamayınca yazarmışsın satırlarca. Sabahın ilk ışıklarını satırlarına ona karşı özlemini, sevdanı yazarken karşılarmışsın ama onun bundan hiç haberi olmazmış. Olsa da bir şey farketmezmiş gerçi. Öğrendim artık. Bazı sevdalar karşılık bulamazmış. Karşılık bulamadığın için bir köşeye kaldırıp atamazmışsın da. Sevda bu değilmiş çünkü. Hangi devirde, zamanda ve kiminle olursa olsun kalbinin bir köşesinde kalırmış hep izi. Alelade bir yerde ismi geçince bir yumru peydahlanırmış boğazına hiç belli etmeden devam edermişsin konuşmaya. Yani demem o ki bazı insanlar yanında olmasa bile kalbinde yaşarmış, bazı yollar tekrar yürünmese de bir kez o yollardan geçtiğini, geçerken yüzündeki tebessümünü unutamazmışsın. Evet o yollar tekrar yürünmez, çiçeklerine basanlara sayfalarca yazı yazılmaz artık fakat güzel zamanların hatırına hep kalbinde yaşarmış.