Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Nankörlük
Öyle yoruldum ki herşeyden, herkesten. Ona yaranmaktan Onu dinlemekten Dönüp baktım ne geçmiş elime Herkese iyilik yapıp kötülük görmekten. Öyle yoruldum üstadım dert dinlemekten Herkese derman bulma derdinden Dönüp baktım ne geçmiş elime Derdime dert kattı iyiliğimden gelen Öyle yoruldum ki bu kadar iyi düşünmekten Herkese güvenip kendim gibi bilmekten Bundan sonra son sözüm üstadım Yalnızlıktan başka yola gitmemekten.
Ahmet Yasin aktürk
Ahmet Yasin aktürk
Gökyüzünün başka rengi de varmış! Geç farkettim taşın sert olduğunu. Su insanı boğar, ateş yakarmış! Her doğan günün bir dert olduğunu, İnsan bu yaşa gelince anlarmış.
Cahit Sıtkı Tarancı
Cahit Sıtkı Tarancı
Reklam
OLDU OLACAK VELHASIL KELAM
Şimdi bitti buda, Nefesimden kısa. Yol daha çok uzun, Çabuk akan zamana. Ama benim acelem yok, Yetişmeyeceğim bir yana. Güneşi patlattım,
Saatimiz çalışıyor ama kalbimiz durmuş Çalışmıyor
Ne çocuklarımız, ne torunlarımız bakır mutfak eşyalarını tanımıyor. O kalaylı tasları, tencereleri, tavaları. Hiçbiri kalaylı bir maşrabadan kaynak suyu içmedi. Bakır eşyalar onlar için artık bir aksesuar, bir süs unsuru. Oysa vaktiyle o tavalar, o tencereler kimlerin elinden geçti. Kaç gelinin, kaç dedenin, kaç babaannenin bir ömrü dolduran
çünkü beyaz bir gemidir ölüm siyah denizlerin hep çağırdığı batık bir gemi sönmüş yıldızlar gibidir yitik adreslere benzer ölüm yanık otlar gibi sen bu şiiri okurken ben belki başka bir şehirde ölürüm.. *196
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.