"Öğretmenim gidiyorum ya cehaleti yıkıp gelirim ya da kuvvetli bir düşmanın olarak ."
Sayfa 312 - Kerim'in oğluKitabı okuyor
"Bacıların veballeri babalardan sonra ağabeylerinden de sorulur"
Sayfa 277 - Nazlı mektupKitabı okuyor
İnsanlar acele karara varmamalı,
buğdaylar daha olgunlaşmadan
olgunlaştı sanmamalı;
çünkü kış boyunca kupkuru,
dikenli sapın, daha sonra tepesinde
gül bittiğini gördüm ben:
denizde büyük bir hızla, dosdoğru
yol alan geminin, limana girince
battığını gördüm ben.
Duymuyor musun?
Kalbim duymuyor musun atmıyor musun artık
Beni dinlemiyor musun önemsemiyor musun?
Oysaki senin atışlarınla hayatta kaldık
Senin tik taklarınla girilmez kapıları aştık
Mutlu yarınlara hep senin nazarınla baktık
Yalnız mı bırakıyorsun şimdi bizi nefessiz
Hayat yok sensiz böyle boşlukta kimsesiz
Yolumuzu şaşırdık öyle rotasız hedefsiz
Gemilerimiz kaptansız dümensiz
Görüyorsun bunların hepsi eksikliğinden
Yarım kalıyor her şey önemsemeyişinden
Örneğin güller çiçek açmıyor
Ağaçlar meyveye durmuyor
Buğdaylar başak vermiyor
Dalında bülbüller ötmüyor
Rüzgârlar yağmur bulutlarını taşımıyor
Denizde balıklar yüzmüyor
Dağlarda hayvanlar gezmiyor
Semada kanatlılar uçmuyor
Hep senin ilgisizliğinden
Hep senin çağrıldığında gelmeyişinden
Kalbim duymuyor musun atmıyor musun artık
Beni dinlemiyor musun önemsemiyor musun?
Hasan ALTINIŞIK