Sözü uzatmamak gerekiyordu.
Vedalaştık.
"Görüşelim, mutlaka haberleşelim" falan demedik ayrılırken. Biliyorduk ki, bir gün yine görüşeceğiz, şakalaşacağız.
Sayfa 72Kitabı okudu
bugün 1 mayıs
"Kapitalistlerin geciktirmeye çalıştığı emegin kurtuluşu, kökleri derinlerde olan yaralı bir çığlıktır. Sekiz saatlik iş günü için 1886'da ABD'nin Chicago kentinde 350 bin işçi greve gitmişti. Ama geçmişte Kızılderili avcısı olan Pinkertonlar, bu kez de grev kırıcı haydutlar olarak sahnede göründüler. Chicagolu kapitalistlerin bu kiralık ajanları, işçilerin eylemini kırmak üzere McCormick Harvester fabrikasının önündeydiler. Çatışmalar oldu, işçiler öldürüldü. Kapitalizm, bir kez daha tarihin sayfalarını emekçilerin kanıyla boyadı.
Bu mücadelenin sonucu, II. Enternasyonal kararıyla 1 Mayıs işçilerin uluslar arası birlik, mücadele ve dayanışma günü olarak kabul edildi. O günden bu yana, dünyanın bütün işçileri ve ezilen halklar, 1 Mayısın bir mücadele günü olarak itaatsizlik, dayanışma ve antikapitalist eylemler zincirini oluşturdular. 1 Mayıs, egemenlerin, devletlerin bağışı değil, emek mücadelesinin, kendi adına takvimlere yazdırdığı bir gündür ve aynı zamanda geçmişteki emeğin mücadelesine karşı bir vicdan borcunun ödenmesidir. Bu vicdana sahip çıkacak olan, elbette, yine emek cephesi olacaktır."
Sayfa 135Kitabı okudu
Anılar Edinmeliyiz...
"İshakpaşa Sarayının avlusunda dolaşırken, türbe denilen kümbetin yanıbaşında, yaşlı bir İngiliz turistle söyleşiyoruz. Seksenli yaşının sonuna gelmiş bu İngiliz kadın, yürürken kullandığı bastonu tutamağını oturak gibi kullanarak ancak ayakta durabiliyor. Bir yandan da fotoğraf çekiyor. ... bir süre sonra bir duvarın dibinde çantasından çıkardığı kâğıtlara bir şeyler yazmaya başladı. Yanaşıp sohbet etmeye başladık. Torununa mektup yazdığını söyledi. Burada gördüklerini, yaşadıklarını anlatıyormuş torununa. Torununun bunları okuyup okumadığını sorduk, çünkü artık bu kuşaklar mektup yerine kendilerine gelen e-postalara itibar ediyorlar. Yaşlı kadın, 'Önemli değil okuyup okumaması, ben yazıyorum, kendim için yazıyorum, böylece de anılar ediniyorum, anılar edinmeliyiz gençler' dedi. 'Anılar ayakta tutar bizi' diye de ekledi."
Sayfa 89Kitabı okudu
İçimdeki Keçi Çobanı
"Bilmediğimiz konularda tartışmaya ne kadar da meraklıyızdır biz. Çünkü haklıyızdır, haklı olduğumuzu birileri kulağımıza fısıldamıştır."
Sayfa 60Kitabı okudu
"Solgun Bir Gül Oluyor Dokununca"
"Muhalif olmak, iktidar talebine baştan bir reddiyedir. Dahası, herhangi bir zümreye ya da kesime devrimci olma rolünü vermeyi kabul etmez. Sürecin her ugrağında egemenlikçi sistem, yaşantı ve kültürlemelere karşı durur. Kendi sesinin tınısıyla söylemeyi yeğler, kodlarla davranmaz, kodları çözerek, onları geçersizlestirir. Referansı özgürlük imgesidir, adalet ve vicdandır."
Sayfa 28Kitabı okudu
Hatıralar üretiyorum telgraf tellerinden
Akşamüstleri yine fesleğenler suluyorum
Bekle demiyorum kimseye, unutma demiyorum
Beş şey ki her şeyin en yazığıdır:
"-Güneşe karşı yanan ışık,
-Görmeyen göze karşı güzel yüz,
-Çorak toprağa yağan yağmur,
-Tok olanın önündeki hoş bir taam,
-Bir ahmağa söylenmiş hak bir söz..."
Hacı Bektaş Veli
Sayfa 137 - Taam, arapça kökenli olup "yemek" anlamına gelir.Kitabı okudu
İsmail Mert Başat
"Çaresi yok, kaçış yolu yok; hayat ve şiir birbirini besleyerek sisleri aralamayı ve ışıklı bir dünyaya doğru akmayı başaracaklardır."
Sayfa 16Kitabı okudu
Aksamüstleri yine feslegenleri suluyorum
Bekle demiyorum kimseye, unutma demiyorum.