Büşra M.

Annem, bir çocuğun başına gelebilecek en kötü iki şeyin hiç kendi haline bırakılmaması ya da tamamen kendi haline bırakılması olduğunu söylüyor.
Sayfa 171Kitabı okudu
Reklam
Karım aslında evde 'ben' olmasını istemiyordu, uysal bir bukalemun olayım istiyordu sadece ya da kabın şeklini alan zararsız bir sıvı, arada bir sulanan yaşlı bir saksı çiçeği, ortak hayatımızın durgun hücresi olayım.
Gözlerin İstanbul Oluyor Birden
Seninle bir yağmur başlıyor iplik iplik Bir güzellik doğuyor yüreğime şiirden. Martılar konuyor omuzlarıma Gözlerin İstanbul oluyor birden… #yavuzbülentbakiler
Sayfa 174Kitabı okudu

Reader Follow Recommendations

See All
Bir vadide yaşayan varlıkları çok yüksekten ayırt etmeye çalışan bir insan gibi, bir doruktan kendimi izliyorum. Her şeye rağmen, karmakarışık, bulanık bir manzarayım ben.
Günün birinde gökyüzünde güz mevsiminde artık esmer lekeler göremeyeceksiniz. Günün birinde yol kenarlarında toprak anamızın koyu yeşil saçlarını da göremeyeceksiniz. Bizim için değil ama, çocuklar, sizin için kötü olacak. Biz kuşları ve yeşillikleri çok gördük.
Reklam
Kimseyi istemiyorsun yanında, ama durup durup da yalnızlıktan şikâyet edesin geliyor. Bir şeyden şikâyet edebilmek için bile insan lazım. Öyle hileli bir şey bu.
Fakirin umudu kazancından çok, borcundan az işte; ne yaparsın.
Bir ömür gibi geçiyordu üç beş gün, bir şeyi umutla yahut gittikçe karararak beklerken. Ama o bir ömür gibi geçen üç beş güne dönüp bakınca ne çabuk geçmiş diyordu, sanki bir an.
İnsan fazla düzenli olunca hürriyetini de yitiriyordu bir parça. Yitirmese bile sorgulanmasına neden olabiliyordu, en azından.
Reklam
Annemin ölümüne acımaktan çok öfkelenmiş olmalı, diye düşündüm sonraları. Nedenini biliyordum: Annem ilk kez size sormadan bir şey yapmıştı, ölmüştü…
“Cahil birinin cahillik etmesinde şaşılacak ne var? O cahil insandan, seni üzen yanlış davranışı beklemediğin için suç sendedir.”
“Hülyamı tutan bir büyü var onda diyordum Gördüm: Dişi bir parsın ela gözleri vardı.”
Sayfa 207Kitabı okudu
Başladığım kitabı, kötü de olsa bitirmek huyundan Fethi Naci'nin bir sözü sayesinde kurtuldum: "Karpuzu kestin. Baktın ki kabak. Gene de zorla yiyecek misin o karpuzu?" demiş Fethi Naci.
Sayfa 146Kitabı okudu
Bir insan ne denli üstün zekâlı ve bilgili olursa olsun, eğer duyarlılıktan yoksunsa; kafa açısından görkemli bir dev, duygu açısından zavallı bir cüceyse, ben neyleyim böyle bir adamın dostluğunu?
69 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.