Gidiyordum , kayboluyordum. Ve sözcükler zorlukla buluyorlardı yollarını korkunç sessizlikte. - Sabırlı ve kurtarıcı sözcüklere.
Koparacağın ekmek gibiyim,
Yakacağın ateş gibi, temiz su gibi
Sana ölüler toprağında eşlik edecek.
Köpük gibi
Olgunlaştıran senin için ışığı ve limanı.
MOLA! Bir defa da misafir olmak. İsteklerini, nefsini köreltircesine, hep kendisi karşılamak zorunda kalmamak. Her şeye hep düşmanca el uzatmaktan kurtulmak; bir defa olsun kendini olup bitenlere bırakıvermek ve olup bitenlerin iyi şeyler olduğunu bilmek. Cesaretin de zaman zaman kendini şöyle bir bırakmaya, ipek örtülerin püsküllerine takılıp şöyle bir yuvarlanmaya ihtiyacı vardır.
Sayfa 39Kitabı okudu
Gelmiyorsun artık bu bahçeye,
Yollar acı çekmekten ve yalnız olmaktan siliniyor,
Otlar senin ölü yüzün anlamında.
Sonsuz korkular öğretti bu kent, bir kalabalık, bir cadde tir tir titretti beni, ya da bir yüzde, kimi zaman gizlice izlenen bir düşünce.
