Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Onu yok etmenin çaresini aradılar. Aleyhinde suikast düzenlediler ve ona kurşun attılar. Bereket versin ki bütün bu canice tertipler başarısızlığa uğradı. Çünkü talih Türk milletinin kurtuluş, devrim tarihinde ona büyük roller saklamıştı.
Sayfa 15 - Alaca Yayınları / 4.Basım: Nisan 2022 / Yayına Hazırlayan: Doğu PolatKitabı okudu
İttihatçıların Adamları
Padişaha tahttan indirildiğini tebliğ eden heyetin içinde kimlerin bulunduğuna bakmak, durumu anlamak için yeterlidir. Biri "Emanuel Karaso" isimli Yahudi ki, bu Yahudi, İtalya'dan para alıp devlet sırla- rını satan bir casustur. Aynı zamanda da Selanik milletvekilidir. Daha önce de Ab- dülhamid'den Filistin'de Yahudiler için top- rak isteyen heyetin içinde bulunmuş, ret cevabı alınca padişaha kinlenmiştir. Filistin'de bir Yahudi devletinin kurulması için en büyük engel saydığı Abdülhamid'in tahttan indirilmesi onun açısında zaruridir. İkincisi, Ermeni senatör Aram Efendi ki, daha önce Sultan Abdülhamid'e suikast yapacak kadar ileriye gitmiş Ermeni çetecilerle her zaman irtibat hâlindedir. Emeli, Osmanlı Devleti'nin yaşaması değil, parçalanmasıyla Doğu vilayetlerimizde Erme- nistan Devleti'nin kurulmasıdır. Üçüncüsü, jandarma paşası Arnavut Esad Toptani'dir. Bu adam padişahın tahttan indirilmesinden ancak birkaç sene sonra Arnavutluk'un istiklali için Osmanlı Devleti'ne silah çekmiş, çetecilik yapmıştır. Dördüncüsü, Gürcü Arif Hikmet Paşa'dır. Sonradan ismi bazı skandallara karıştığı hâlde aralarında bulunan yegâne insandır.
Sayfa 500 - Nesil Yayınları, 15. Baskı, Nisan 2008Kitabı okudu
Reklam
Sinan Ateş, Korhan Berzeg...
Suikast fikirleri, her zaman serserilerden, kan dökmeye yatkın tezcanlılardan gelir. Aslında bunlar, karamsar oldukları halde iyimser görünen delilerdir. Bir de, sırtını iktidara dayadığı için hiçbir ceza görmeyeceğine güvenen kaltabanlar... Daha beteri de, bizim iktidarların, zora gelince suikastlardan kolaylık ummalarıdır. Büyük politikanın adam kafası kesmek sayılmasının kalıntısı...
Taşnaklara kalırsa, yok edilmeyi en çok hak edenler, Osmanlı devlet yapısının parçası olan Ermenilerdi. Bu tip kimseler, Ermenilerin de Osmanlı yönetiminin ayrılmaz parçası olabileceğini gösterdikleri için, başkaldırıya karşı özel bir tehlike arz ediyorlardı. İsyancıların planı, Ermenileri devlet karşıtı olarak yalnızlığa sokmaktı. Devletin hizmetinde, Ermeni bürokratlarla Ermeni polislerin bulunması aksi mesaj gönderiyordu. Devletle iş birliğine girmenin kendilerine muhtemel ölüm fermanı getireceği, Ermenilere öğretilmeliydi. Emsallere ihtiyaç vardı. Bunun için de isyancılar, devlet mekanizması içinde görev almaya cesaret eden Ermenileri öldürdüler: Van şehrinin Ermeni Valisini, Malatya'nın yönetim kadrosunda yer alan bir Ermeni'yi ve bir Ermeni kaymakamı öldürüp, Sivas'ın yönetim kadrosu üyelerinden bir Ermeni'nin hayatına kast ettiler. Taşnaklar 1894-1896 arasında İstanbul'da büyük bir suikast kampanyası yürüttüler. Katledilenler arasında bir Ermeni papazı, bir Ermeni polis şefi ve hükümete fazla yakın sayılan başkaları vardı. Suikast, hükümete destek vermek isteyenlere veya ihtilalcileri desteklemek istemeyenlere karşı etkili bir uyarı mahiyetindeydi.
Sayfa 83 - TÜRK TARİH KURUMU YAYINLARIKitabı okudu
Bir özgürlük meşalesi: ŞEYH ŞAMİL
İki yıl sonra Hamza Bey de bir suikast sounucumda şehit edildi. Tam bu noktada Tarih, kendi levhasına adını Altın harflerle yazdıracak büyük bir liderin ortaya çıkışına tanıklık ediyordu. Çünkü Avar uleması ve ileri gelenleri tarafından Şeyh Şamil, gazavat hareketinin lideri seçildi.
Ama bize göre senin hayatın eğitimle değerlendirilemeyecek kadar büyük değer taşıyor.
Sayfa 197 - Gerekli Şeyler YayıncılıkKitabı okudu
Reklam
Büyük bir karar vermenin eşiğine geldiğinde insanların gerçek hisleri açığa çıkar ve bazen hayatları pahasına mücadele ederler.
Sayfa 156 - Gerekli Şeyler YayıncılıkKitabı okudu
1092.14.Ekim • Büyük Selçuklu Devleti veziri Nizam-ül Mülk’ün Hasan-ı sabah inananlarından bir İsmaili (Haşhaşi) fedaisi tarafından suikast sonucu öldürülmesi
Mustafa Suphi ve Yoldaşlarının Katli
[...] Mustafa Kemal, Suphi ve beraberindekileri Ankara'da istemediğini Karabekir'e kesin olarak iletti. Kars'ta resmi törenle karşılanan grup, daha önce planlandığı gibi Ankara'ya değil Erzurum'a yönlendirildi. Bunun üzerine Karabekir ve Erzurum valisi Hamit Bey, heyete karşı bir 'halk tepkisi' tezgâhlayarak yolculuk güzergâhlarında çeşitli hakaret ve saldırılara uğramalarını sağladı. İkili bir yandan güzergâhtaki yerlerin mülki amirlerine heyete kalacak yer ve yiyecek verilmemesi konusunda emirler gönderiyor, bir yandan da Suphi'ye güvenlik konusunda güvence veriyordu. Suphi ve beraberindekiler, ('Onbeşler') son olarak 28 Ocak gecesi Trabzon'dan bir tekneye bindirildiler. Daha sonra onlara yaklaşan ikinci bir teknedeki tetikçi kayıkçılar kâhyası Yahya tarafından öldürülüp Karadeniz'e atıldılar. 15'lerin katliyle ilgili olarak şimdiye kadar farklı iddialar ileri sürülmüş, olaydan Ankara hükûmetinin, Bolşevik yönetiminin, İttihatçıların ya da şahsen Yahya Kahya'nın sorumlu olduğu söylenmiştir. İttihatçıların sorumluluğuna dair iddialar ciddiye alınabilecek türden olsa da, suikast büyük olasılıkla Ankara hükûmeti tarafından düzenlenmişti.
Sayfa 186 - Mustafa SuphiKitabı okuyor
Sorumlusu biziz!
“Suç ne kadar büyükse çekilecek cezanın da o kadar büyük olması gerekir. Biz dünyanın en ağır suçunu biraz tartaklanmayla savuşturulur sandık. Bu anda, yüzüme vuran darağacı gölgesi, suikast suçlusu olduğumdan değildir Emincim… Büyük suçun gölgesidir bu… Tarihin örneğini yazmadığı kurtlar boğuşmasına girip yenik düştük. Kurtlukta düşeni yemek kanundur.”
Reklam
İsrail istihbaratı MOSSAD dünyadaki en büyük "idrar arşivine" sahip istihbarat örgütüdür. Önemli kişi ve liderlerin ne tür hastalığı var, hangi ilacı kullanır bilir. Kişilerin hastalığına göre suikast düzenleyip tedavileri için şantaj da yapar.
Sayfa 193Kitabı okudu
Toprak gittikçe artan doğumlar nedeniyle bölündükçe bölünür ve köylüler eskisinden daha büyük sefalete düşerler. Karışıklıklar başlar ve Çara yapılan 1866 suikast teşebbüsü sonrası üniversitelere ve adliyeye verilen tavizlerden cayar.
Cihan Tarihinin En Büyük Kahramanı: Kür Şad
Hükümdarlara sokakta suikast yapan anarşistler görülmüştür. Fakat esir oldukları memleketin sarayına saldıracak fedailer hiç bir yerde çıkmamıştır. Kür Şad'ın bu hareketi hiçbir netice vermeden sönseydi bile yine o en büyük kahraman sıfatına layık olacak ve bu hareketiyle torunları olan biz, bugünkü Türklere edebi bir şan ve şeref kazandırmış bulunacaktı. Bu suretle, denilebilir ki, Türkleri esaretten kurtaran Kür Şad'ın kahramanca saldırışı olmasaydı Çinliler, tabii, Türkleri Çinde alıkoyarak çinlileştirmek siyasetinde muvaffak olacaklardı. Ve belki de bugün yer yüzünde büyük Türk milleti bulunmayacaktı.
"En büyük hayranlık beslediğiniz şeyin tam da en çok korktuğunuz şey olmasının sebebi nedir?"
Mareşal Gazi Mustafa Kemal Paşa'ya 1926 yılında İzmir'de düzenlenmesi planlanan suikast girişimi önceden haber alınarak önlendi. Büyük Önder bu konuyla ilgili Anadolu Ajansı'na şöyle bir açıklama yaptı: "Benim naçiz vücudum bir gün elbet toprak olacaktır, fakat Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır."
Elma YayıneviKitabı okudu
730 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.