Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Olcay’ın içi buz gibi donardı babasıyla anasının ilişkisinden. Bir gün olsun, birbirlerine sıcak, delice bir söz söylediklerini, bir gün olsun anasının, babasının yanağına bir öpücük kondurduğunu, bir gün olsun, babasının, annesinin kıçına bir şaplak patlattığını, bir gün olsun önce hırçınlaşıp sonra ağlaşarak kavga ettiklerini, bir gün olsun aralarında cinsel bir ilişki olduğunu belirten bir davranışta bulunduklarını görmemişti. Olcay, kendi varlıklarından giderek anasıyla babasının mutlaka yatmış olmaları gerektiğini düşündüğünde içi buz gibi donuyordu
Sayfa 109Kitabı okudu
Küçük Bir Özveri
Küçük bir özveri, diye düşündü Geralt, küçük bir özveri yalnızca. Sarılma, bir öpücük ve usulca okşamalarla rahatlayacaktır. Fazlasını istemiyor. İstese bile, ne var bunda? Küçük bir özveri, sadece küçük bir özveri olur, kız sonuçta güzel ve çekici... Eğer fazlasını isterse... Bu da sakinleştirir onu. Usulca, sakin, şefkatli bir sevişme. Ama ben... Benim için hiç fark etmez çünkü Essi leylak ve Frenk üzümü değil mineçiçeği kokuyor, teni soğuk değil, elektriklendirmiyor, Essi'nin saçları kapkara bukleler değil, Essi'nin gözleri güzel, yumuşacık, sıcak ve mavi; buz gibi duygusuz, derin bir morluğun içinde yanmıyor. Essi sonrasında uykuya dalar, başını benden çevirir, dudaklarını hafifçe aralar, zafer kazanmış gibi gülümsemez. Çünkü Essi... Essi Yennefer değil. İşte bunun için yapamam. Kendimde bu küçük özveriyi bulamıyorum.
Sayfa 278 - Geralt'ın Yennefer AşkıKitabı okudu
Reklam
Kapatırsın ışığı girersin yatağa. Bir de bakmışsın bedenin yalnız, bedenin buz gibi. Ararsın beklersin bir dokunuş, bir sarılış. Uyurken duymak istersin o sıcak nefesin verdiği huzuru ama, sende bilirsin ki sağın karanlık solun karanlık. Hani alışmıştır kulakların duymak ister iyi geceler sözünü, küçücük masum bir öpücük istersin. Susma vaktim şu an. Çözüm yollarına giden amaçlar belirsiz. Yıldızlar fersiz.Dalgınlık yayılmış bütün geceye, çekmiş beyaz bayrağını ruh teslim olmuş kadere ve şehre hala yağmurlar yağmaktadır. Kaldırımlar ise bir başınadır koca şehirde. Evlerin ışıkları parlasada gökyüzüne doğru karanlık sokaklar daha çok ışık saçar yaralı bir serserinin yüreğine… -Taner Karakaya 2006
"Şu saçma müziği kapatırsan ve Berlin Duvarı yıkıldıktan sonra yayınlanmış bir şeyler çalarsan, iyi olabilir."
Herkesin etrafında ışık vardır, senin dışında. Senin gölgelerin var.
Reklam
Sana ne olacağını bilmeden beklemekten daha kötü bir şey olamaz. Kendi hayalgücün sana en zalim insandan daha acımasız davranır.
Rune tarafından sevilmek baş döndürücü bir sıcaklık hissi veriyordu. Rune tarafından nefret edilmekse kutuptaki buz tabakasında dikilmek gibiydi âdeta.
Sayfa 89
Küçük Bir Özveri
Hiçbir şey hissetmiyorum, diye içinden geçirdi Witcher. Zerre kadar etkilenmedim. Elimi omzuma koymam içten gelen değil, düşünülüp taşınılmış bir hareket. İstediğim değil, öyle olması gerektiği için sarılıyorum ona. Hiçbir şey hissetmiyorum. Geralt ona sarılır sarılmaz kız ağlamayı kesti, başını hızlı hızlı salladı, gözyaşlarını sildi ve yüzünü Witcher'a göstermemek için döndü. Sonra Geralt'a iyice sokulup başını göğsüne bastırdı. Küçük bir özveri, diye düşündü Geralt, küçük bir özveri yalnızca. Sarılma, bir öpücük ve usulca okşamalar rahatlayacaktır. Fazlasını istemiyor. İstese bile, ne var ki bunda? Küçük bir özveri, sadece sadece küçük bir özveri olur, kız sonuçta güzel ve çekici... Eğer fazlasını isterse... Bu da sakinleştirir onu. Usulca, sakin, şefkatli bir sevişme. Ama ben... Benim için fark etmez çünkü Essi leylak ve Frenk üzümü değil mineçiçeği kokuyor, teni soğuk değil, elektriklendirmiyor, Essi'nin saçları kapkara bukleler değil, Essi'nin gözleri güzel, yumuşacık, sıcak ve mavi; buz gibi, duygusuz, derin bir morluğun içinde yanmıyor. Essi sonrasında uykuya dalar, başını benden çevirir, dudaklarını hafifçe aralar, zafer kazanmış gibi gülümsemez. Çünkü Essi... Essi, Yennefer değil. İşte bunun için yapamam. Kendimde bu küçük özveriyi bulamıyorum.
Geralt Of RiviaKitabı okudu
Kılıcın ucu boynunun yan tarafına sertçe ve derinlemesine gömüldü. Korkunç bir çığlık attı.Elleriyle boynunu tuttu ve daha fazla ayakta kalamadı. Tekrar tekrar vurmaya devam ederken, kılıç her seferinde boynuna birazdaha gömüldü. Birinin kafasını kesmek,sandığımdan daha zordu. Eski, kör kılıç da muhtemelen yardımcı olmuyordu. Ama sonunda kendime geldiğimde, artık hareket etmediğini gördüm. Başı vücudundan ayrılmış haldeydi..
219 öğeden 141 ile 150 arasındakiler gösteriliyor.