Neşesi çalınmış bir yerdi bu dünya artık… Biz, insanoğlu, mavi hayaller ile kırmızı gerçeklik arasına sıkışmış; “Bir” ve “Bütün”ü morda yani dengede görememiş, kendini tanıyamamışlar olarak sonsuz bir döngüdeydik! Yaşamlarımızın kontrolü bizim ellerimizden çoktan kayıp gitmişti… Denildiği gibi: “Öküzün dünyası sürdüğü tarla kadardı…”
Boş verince yüreğin çapı genişliyor manzarası değişiyordu.Okyanusa bakan bir çift gözün gördüğü uçsuz bucaksız bir alan beliriyordu ufukta.Talibi çok oluyordu sığ suların. Derinliğe dalmadan boyunu aşmadan geçip gitmek istiyorlardı.Bulutlar kuşların konuşma balonu olup yazıyordu türlü hikayeleri.Kırk yerinden kırılınca insan kırk birinci yerinden
Reklam
Cadının kazanındaki dilekler, bir bir kaderini ilmekler. Onun dudaklarının arasındaki sözcükler, dökülmeyi bekleyen birer kirler. Sana hediye ettiği kolyeler, boynunda birikir konuşmanı engeller. Kıvırcık saçları yosun gibiler, gittikçe seni denizin dibine çekerler. Bu sırada cadı kazanını karıştırır ve bekler, gerçeği görmeni ama senin aklına dolmuş çoktan hayaller. Onun gözlerindeki zümrütler, aslında senin kalbinden çalınmış hazineler. Ona minnet duyduğun her anı sinsice bekler sonra acımasızca kalbini deler. Seni kendine inandırıp gider, ev olup seni terk eder. Cadı hikayenin sonunu sabırla izler, bilir ki zayıf bir kalp her sevgiye evet der. Oysa gerçek sevgi, karışıklığını ve farklılığını hep gözler önüne serer. - ʚїɞ
240 syf.
8/10 puan verdi
·
Liked
ZAMANIN KAPILARI İstanbul’un Öteki Yüzü “Benim ne geçmişim ne geleceğim var, burada kalırsam eğer kalışımda bir gidiş, gidişimde bir kalış vardır. Sadece sevgi ve ölüm değiştirir herşeyi” Hayat yaptığınız hatanın pişmanlığını yaşamayla geçerken, siz unuttuğunuzu sandığınız bi anda bir tesadüfle herşeyi alt üst edebilir. Arif, nam-ı değer Roman Arif.. Herşeyi arkasında bıraktığını sanarak kendi vicdanını surturmak için Sinan’a sahip çıkıp kolluyordu. Tâ ki Nevra çıkana kadar, tâ ki aşk kendini gösterene kadar. Yıllar önce bir evlat edinilmenin üzerini kapatıp kendince temizlik yapan Adnan bey yıllar geçsede gerçeğin gün yüzüne çıkmasına engel olamayacak ve bu gerçek onun hayatına mâl olacaktı. Artık çalınmış hayatlarıyla kendi olamayan Sinan ve Nevra aşkın gücünde kendilerini bulup mutluluğa kavuşurlar ve çalkantılı başlayan romanımız zor da olsa bitip gidenlere, yitip gidenlere inat mutlu sonla biter. İçerisinde İstanbul’un kadim tarihine de azımsanmayacak kadar yer verilen romanımızı okumanızı tavsiye ederim. Sağlıcakla ve kitapla kalın.. Hayatınızı değiştirecek insan, asla geç gelmez, erken de gelmez. O her zaman vaktinde gelir… @ayseovur
Aylin Tunç
Aylin Tunç
@remzikitabevi #zamanınkapıları #istanbulunötekiyüzü #tarihiyerler #dehliz #tavsiyekitap #neokudum #booksbooksbooks #bookstagram #keşfettürkiye
Zamanın Kapıları
Zamanın KapılarıAyşe Övür · Remzi Kitabevi · 2022115 okunma
Şiirle azdırılmış bir ideoloji, ideolojiyle yere çalınmış bir şiir özentisi kaplıyor zihinleri. Bu yozlaşmanın tek nedeni şiir okumaya girişeceği beklenen kişinin kafasındaki siyaset kalıplarının, soyut inanç kalıplarının müdahaleciliğidir. Bu donuk hayaller, şiirin devingen gerçeğini karartırlar.
Gidiyorum
Bilinmedik patikalardan sonsuzluğa yürüyorum. Arkadam kasvetli bir karanlık bırakıp, Yürüyorum bilinmedik diyarlara. Belki çalınmış umudun peşindeyim, Belkide yitip giden sevginin. Ruhumu esir bıraktım yaşamak uğruna, Yaşamın biçildiği topraklarda. Sahi yaşam nedir ? Yaşam sevmek değil midir Yaşam ruhu şahlandırmak değil midir ? Peki ruhsuz
Reklam
26 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.