zurnanın zırt dediği yer
sürdürülmekte olan bir işin en can alıcı noktası:
"Zurnanın zırt dediği yer, insanın söylemekle söylememek, yapmakla yapmamak, yazmakla yazmamak arasında, çok darda, çok zorda kaldığı o ikircimli yerdir." - Aziz Nesin
İnsan sosyalizm için değil, sosyalizm insan içindir,” diye rek reel sosyalizmi can alıcı noktasından vurmaktan, Çekoslo vakya’nın Sovyetler Birliği tarafından işgaline yüksek sesle kar şı çıkmaktan, savaşı ve şiddeti ilkesel olarak her yer ve koşul da eleştirmekten geri durmadı Aybar. 1960’lardan Berlin Duvarı’nın çöküşüne kadar, ne SSCB’nin ne Çin’in ne de başka bir “sosyalist” devletin veya merkezin kuyrukçusu oldu.
Yeni anayasa değişiklikleri arasında yer alan mevcut Anayasa'nın 168. maddesi kaldırılıp ülke madenleri artık ulusal değer olmaktan,
kamu mülkiyeti vasfından uzaklaştırılarak özelleştirme adı altında
yabancı şirketlere, 20 adet Anglo-Amerikan şirketine teslim edilecek.
Anayasa'nın en can alıcı noktalarından birisi de budur. 1982
Anayasası'nın 168. maddesindeki hükümler “Tabii servetler ve
kaynaklar devletin hüküm ve tasarrufu altındadır. Bunların aranması
ve işletilmesi hakkı Devlet”e aittir. Devlet bu hakkını belli bir süre için,
gerçek ve tüzel kişilere devredebilir. Hangi tabii servet ve kaynağın
arama ve işletilmesinin Devlet'in gerçek ve tüzel kişilerle ortak olarak
veya doğrudan gerçek ve tüzel kişiler eliyle yapılması, kanunun açık
iznine bağlıdır
Sırtüstü yatıp dinlendik biraz, ılık bir esinti vardı. Bir süre sonra doğrulup tentürdiyotu sürdü. Sigaralarımızı yaktık, yavaşça konuşarak oturduk
orada. Gitmeye karar verdik sonunda. Evinin kapı
sına kadar götürdüm. Orada durup kucaklaşırken
birden sımsıkı yakaladı beni ve sürükledi.
«Bırakamam seni daha,» dedi. Der demez de üstü
me
- "Sözlerimdeki kapalılıkları, ruh yuvalarında sözlerimin akacağı mecraı hazır olanlara havale ederken, bir ipucu da vermek isterim: Ormanları adım adım dolaşan ve her çalı dibini karıştıran bir avcı, bir ruh avcısı alkıştan çatlayan tavanların altında en yaman hamlelerle muhataplarını kalbinden vurmaya çalışırken, o yer ve o ân için can alıcı noktayı bulmuşluğun takdir ve tezahürünü görüyor; topluluk ve alkış tufanı...
İtilaf Kuvvetleri'nin diğer önemli bir hatası ise Liman von Sanders'in de değerlendirdiği gibi; Çanakkale'ye büyük bir çıkarma hareketi yapıp, aynı zamanda veya çıkarmadan önce donanma ile Boğazı zorlamaya çalışmamış olmalarıdır.5 Bu görüşü, İngiliz Generali Aspinali Oglander de yazdığı "Çanakkale Muharebeleri" kitabında