-Can kulağıyla dinlemek,
düşünmeye ara vermektir.-
Dar kapıdan girmeye çabalayın. Çünkü kişiyi yıkıma götüren kapı büyük ve yol geniştir. Bu kapıdan girenler çoktur. Yaşama götüren kapı ise dar, yol da çetindir. Bu yolu bulanlar azdır. ( Matta Luk.13:24)
Beled Suresine dair okurken aklıma Andre Gide'nin şimdilik iki kez okuduğum Dar Kapı isimli kitabı geldi. Daha önce kitaba dair aldığım
Dikkat ve ihtimam göstermek, ciddiye almak, meselâ can kulağıyla dinlemek bir cömertlik göstergesi gerçekten. hem de 'en nadir ama en saf biçimi' olarak...
Can kulağıyla dinleyebilmek, zor iş. İnsanların kendi acısına ehemmiyet verdiği, kendi acısını daha üstün tuttuğu şu narsizm çağında can kulağıyla başkasını dinlemek,denizin üstünde yürümek gibi.
Merhume Ayşe GÖNEN Hanımefendi’nin yazdığı aşağıdaki hikâye ÇINAR dergisinde 1998 yılında yayınlanmıştır. Yılbaşını en güzel anlatan ve mutlaka okunması gereken bir hikâye olduğunu düşünüyorum.
YILBAŞI ÇAVUŞU
Çocukluğumun geçtiği küçük ilçemizde genel olarak mutlu bir yaşantımız vardı. Öyle ya; ülkemiz bir cihan savaşı geçirmişti, savaşta
Arkadaşlar geçenlerde bir kişisel gelişim kitabında rastgele bazı iyilikler yapmanın insanı ne kadar iyi hissettirdiğinden bahsediyordu.Dünyanın,insanların,doğanın...hepimizin gülümseten an'lara ihtiyacımız var ve buna nasıl katkıda bulunabileceğimizi birlikte düşünebiliriz.''İyilik bul iyilik yap''filmindeki gibi bu güzellikler önce bir kişiyle başlar ve birinden diğerine herkesi değiştirir,tüm toplumun da dünyanın da gidişatına bir katkıda bulunur.Örnekleri hep beraber bulup birbirimize yapabileceklerimizi hatırlatalım...Küçük gibi görünen ama ihtiyacı olan insanlar için kader değiştiren iyilikler bunlar;sizler de isterseniz örnek verin,bu zincire katkınız olsun!Örnek:''Önemli bir sınava hazırlanan birine cesaret veren bir telkinde bulunmak,çok derdi olan birini can kulağıyla dinlemek(o insanı sadece dinlemek bile o kişinin acısını alır),trafikte birine yol vermek,bir çocuğun gülümsemesine sebep olacak bir çikolata hediye etmek,güzel bir kitabı başkasının okumasına da vesile olmak için otobüste,vapurda,bankta bırakmak....devamını sizden bekliyorum...Diğer insanları sevindirip mutlu ettikçe belki onlar da başkalarını mutlu eder ve kötülükler azalır,kim bilir?Dışarıda herkes o kadar öfkeli ki;içimden bu iletiyi paylaşmak geldi,sevgiler:)
Sevgilinin sözünü can kulağıyla dinlemek, ileri sürdüğü her şeyden dolayı hayret etmek, saçma sapan, hatta yalan şeyler bile konuşsa ona hak vermek, haksız olduğu zamanlarda bile onu doğrulamak, ne yaparsa, ne derse peşini sürmek, hep aşkın halleridir.
Dinleme: Gerçekten dinlemek... Kesmeden, dinlermiş gibi yapmadan, vereceğiniz cevabı düşünmeden. Can kulağıyla...
Sevgi: Kucaklayın, öpün, eller tutun. Bu hareketler dostlarınıza, eşinize, çocuklarınıza, annenize, babanıza olan sevginizi açıkça göstermenizi sağlayan işaretlerdir.
Kahkaha: Fıkralar anlatın, neşelendirin. Onlarla birlikte olmayı sevdiğinizi gösterirsiniz.
Notlar: Bir küçük teşekkür notu, bir küçük selam, kısa bir şiir. Kısacık notlar, büyük bir anı olarak hatırlanacaktır.
İltifat: Küçücük bir iltifat, karşıdakinin moralini düzeltir, gününü aydınlatır. Küçücük bir cümleyi insanlardan esirgemeyin.
İyilik: Günlük işlerin kargaşasında yapacağınız iyilik moral verir.
Yalnızlık: İnsanlar insansız olmaz. Fakat bazen sadece yalnızlığı isteyebilirler. Bazen insanlara yalnızlığı, böylece kendilerini armağan edin.
Neşe: Neşe ve hüzün bulaşıcıdır. Hüznünüzü değil ama, neşenizi gösterin insanlara.
Merhume Ayşe GÖNEN Hanımefendinin yazdığı bu hikâye ÇINAR dergisinin 1998 yılında ... sayısında yayınlanmıştır. Yılbaşını en güzel anlatan ve mutlaka okunması gereken bir hikâye olduğunu düşünüyorum.
Not: Bu hikâye yaşanmış gerçek bir hayat hikâyesidir.
YILBAŞI ÇAVUŞU
(MERHUME)AYŞE