"O anda fark ettim ki tamamladığım görev için takdir edilmek istiyordum ama diğer kampçıların takdiri değildi önemli olan. Babamın bana bir şey söylemesini istiyordum. Beni fark etmesini istiyordum."
"Şey, aslında onu gördük ama..." dedim.
"Aklını başına getiremediniz mi ?"
"Yani şöyle bir şey oldu; birbirimizi bir düelloda öldürmeye çalıştık."
"Anlıyorum. Diplomatik bir yaklaşım sergilemişsiniz."
"İnsanlar ölümsüzlerle aynı boyutta yaşamaz. Hatta bizim silahlarımız onlara zarar bile vermez. Ama sen, Percy... sen yarı tanrı, yarı insansın. Her iki dünyada da yaşıyorsun. Dolayısıyla hem her iki dünyadan da zarar görebilir, hem de ikisini de etkileyebilirsin. Zaten bir kahramanı özel kılan da bu özelliktir. İnsanlığın umutlarını sonsuzluğun dünyasına taşıyorsun. Canavarlar asla ölmezler. Medeniyetin ardında fokur fokur kaynayan karmaşadan ve barbarlıktan güç alarak yeniden doğarlar. Bu özellik de Kronos'u güçlü kılan şey işte. Canavarların tekrar tekrar yenilgiye uğraülmaları, dizginlerinin tutulmaları gerekiyor. Kahramanlar bu çabayı temsil ederler. Her yeni nesil geldiğinde insanoğlunun kazanması gereken savaşları savaşırsın ki insanlık devam etsin. Ne dediğimi anlıyor musun ?"
"Öyle bir yırtıcılık ve heyecanla girdiler ki güverteye, bir an için Luke bile donup kalmıştı. Bir şeyi kutlamaya mı gelmişlerdi, savaşmaya mı, belli değildi."
"adada üstünden halatlı bir köprü geçen bir uçurum vardı ve bu da hiç iyiye işaret değildi. Neredeyse BURADA KÖTÜ BİR ŞEY YAŞIYOR diye bir yazı yazıp buraya asabilirdiniz."
"Hubris, ölümcül derecede gururlu olmak anlamına gelir, Percy, bir nevi kibir. Her şeyi başkalarından daha iyi yapabileceğini düşünmek demek... hatta tanrılardan bile."
"Sirenlerle ilgili öyküleri hatırladım. O kadar tatlı şarkılar söylerlerdi ki denizcileri büyüleyip ölmelerine sebep olurlardı.
"Kulaklarımızı tıkayabiliriz."
"Ama ben seslerini duymak istiyorum."
"Neden ?"
"Derler ki Sirenler kişi ne arzularsa onunla ilgili gerçeği söylerlermiş şarkılarında. İnsanın kendisinin bile farkında olmadığı şeyleri anlatırlarmış. İşte bu yüzden bu kadar büyülüler. Onları duymak istiyorum. Bir daha ne zaman böyle bir şansım olur ki ?"