Bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı var,
bir fincan kahve kadar hatırımız yok.
Sayfa 157Kitabı okudu
Sevgilim, bu kadar güzel olmak sana yakışmıyor.
Sayfa 154Kitabı okudu
iltifata gel:)
Güzel olduğun kadar güzelsin de. Mesela bilime kazandırılabilir adın "Güzellik ölçü birimi" olarak.
Sayfa 152Kitabı okudu
Benim nasıl sevdiğim seni ilgilendirmez,
sen kendi içine bak.
Sayfa 152Kitabı okudu
Dünyada daha güzel gülen varsa o da gozlerindir.
Sayfa 136Kitabı okudu
İçimdeki çocuğu sigara içerken
yakalamışım gibi bir gece...
Sayfa 117Kitabı okudu
Aklıma gelmişken sorayım: Üç beş kitap okumak sizi bilgili yaparken, ilk emri "Oku!" olan bir kitabı okumak bizi nasıl cahil yapabilir?
Sayfa 114Kitabı okudu
Ne münasebet, bırakma sakın
Tekrar sana başlamayacağımı
bilsem sigarayı çoktan bırakmıştım.
Sayfa 114Kitabı okudu
Hayal etmediğim tek şey
hayal kırıklığı yaşamaktı.
Sayfa 111Kitabı okudu
Yapan olsa da içsem;)
Bir kahvenin kırk yıl hatırı var ve senin gözlerinden en az kırk kahve çıkar.
Sayfa 107Kitabı okudu
Nasıl bir güzelse artık:)
Yerinde olsaydım, bu en kötü ihtimalle sihir olurdu. O güzellik bende olsaydı şair olmazdım ki ben, şiir olurdum....
Sayfa 106Kitabı okudu
Bir gülüşü var; dersin ki Selçuklu ordusu Malazgirt'in göbeğine hilal şeklinde çökmüş.
Sayfa 105Kitabı okudu
Benim olayım budur: Aklından geçeni okur, kalbinden geçeni yazarım....
Sayfa 104Kitabı okudu
Vurdum seni;) ppiu piu
Sen yüzümü sildiğim havlu, gönül evimde avlu.
Yuvamdaki yavru, silahımdaki namlu.
Sayfa 99Kitabı okudu
O kadar içine kapanmış ki kalbim, iç sesi var hiç sesi yok!
Sayfa 98Kitabı okudu