Oğlanlar hiç ses çıkarmıyorlardı. Bazıları tereddüt ederek fotoğraflara doğru eğildi. "Carpe Diem" diye fısıldadı Keating, yüksek sesle: "Günü yaşayın. Hayatlarınızı olağanüstü kılın."
Pitts durdu.
"Topla gül goncalarını toplayabilirken" diye tekrarladı Keating. "Bu duygu için kullanılan Latince terim Carpe Diem'dir. Herkes bunun anlamını biliyor mu?"
"Barok döneminin tipik bir sloganı vardı: 'carpe diem'. Yani 'gününü gün et!' Yine çok söylenen bir başka Latince söz de şuydu: 'memento mori'. Bunun anlamı da, 'öleceğini unutma!' "
Ölü Ozanlar Derneği’nin kitabını okumadan önce filmini izlemiş ve çok beğenmiştim. Bence herkesin en az bir defa izlemesi gereken bir film.
Konu: Çok katı ve geleneklere bağlı bir okul olan Welton Akademisi’ne John Keating adında, Welton Akademisi’nden mezun olmuş bir edebiyat öğretmeni gelir. Öğrencilerin hayatı onu gelmesiyle değişir. Eksantrik bir kişiliğe sahip olan Bay Keating’in öğrencilerinden istediği tek bir şey vardır: anı yaşamaları. Bir gün Neil ismindeki bir öğrenci, kütüphanede Bay Keating’in yıllığını bulur. Öğle yemeği esnasında yıllığı inceleyen Neil ve arkadaşları, Bay Keating’in Ölü Ozanlar Derneği adında bir kulübe üye olduğunu öğrenirler. Ölü Ozanlar Derneği’nin üyeleri, akşamları bir mağarada buluşurlar ve her bir üyesi bir şiir okur. Neil ile arkadaşları, Ölü Ozanlar Derneği’ni yeniden canlandırır. Ancak bu işin sonu pek iyi bitmez. Eğer mutlu bir sonla bitmeyen, trajik kitapları seviyorsanız tavsiye ederim.
NOT:Kitapta, filmde olmayan birkaç bölüm var.
Ölü Ozanlar DerneğiN. H. Kleinbaum · Bilge Kültür Sanat Yayınları · 201626bin okunma
"Çoğu hayatlarını biraz olsun kendi kapasitelerine uygun hale getirmeden önce iş işten geçene kadar beklemedi mi?
Başarının o yüce tanrısallığını kovalarken gençlik hayallerini heba etmedi mi? Bu adamların çoğu şimdi nergis gübresi!
Yine de biraz daha yaklaşırsanız fısıldadıklarını duyabilirsiniz çocuklar? Hadi," dedi, "eğilin. Hadisenize. Duydunuz mu?" Çocuklardan çıt çıkmıyordu, bazıları çekine çekine fotoğraflara doğru eğildi. "Carpe Diem," diye fısıldadı Keating.
"Anı yaşayın. Hayatlarınızı olağanüstü kılın."
Sayfa 25 - Bilge Kültür Sanat YayınlarıKitabı okudu
Carpe Diem ;
Anı yaşamak olarak bilinen Carpe Diem, “günü yakala” olarak Türkçeye çevrilmiştir. Milattan 23 yıl öncesine dayanan bu felsefi akım, Romalı şair Horatius’un yazdığı bir eserin dizelerinde geçer. Anı yaşamak, günü gün etmek, doyasıya yaşamak ve tadını çıkarmak anlamlarına gelir. Carpe Diem felsefesi, her daim ölüm gerçeğinin farkında olarak zamanın değerini bilenlerin ve anı yaşamaya özen gösterenlerin felsefesi olarak da tanımlanabilir.
🎈✨️