Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
“O şarkıyı biliyor musun, hani “Yakalarsa birini biri, çavdarlar arasında,” diye? Ben işte-” “O öyle değil, “Rastlarsa birine biri, çavdarlar arasında,” olacak! Şiir bu, Robert Burns’ün.” “Robert Burns’ün şiiri olduğunu ben de biliyorum.” Doğru söylüyordu. Doğrusu, “Rastlarsa birine biri, çavdarlar arasında,” olacaktı. Demek ki, bilmiyormuşum. Ben, “Yakalarsa birini biri,’ sanıyordum,” dedim. Her neyse, hep, büyük bir çavdar tarlasında oyun oynayan çocuklar getiriyorum gözümün önüne. Binlerce çocuk, başka kimse yok ortalıkta -yetişkin hiç kimse, yani- benden başka. Ve bir uçurumun kenarında durmuşum. Ne yapıyorum, uçuruma yaklaşan herkesi yakalıyorum; nereye gittiklerine hiç bakmadan koşarlarken, ben bir yerlerden çıkıyor, onları yakalıyorum. Bütün gün yalnızca bu işi yapıyorum. Ben, çavdar tarlasında çocukları yakalayan biri olmak isterdim. Çılgın bir şey bu, biliyorum, ama ben yalnızca böyle biri olmak isterdim.
Çeviride argo
Çavdar Tarlasında Çocuklar
Çavdar Tarlasında Çocuklar
Büyük saygı gören çevirmenlerin bazılarının gördüğü saygıyı anlayabilmek mümkün değil. “Like hell it is!” gibi gündelik sokak İngilizcesi bir cümleyi “Öyledir, lanet olsun!” diye çevirmek, kitap boyunca (Çavdar Tarlasında Çocuklar) da bu paterni izlemiş olmak, benim pek saygı duyabildiğim bir şey değil. Çocuk argo konuşuyor. Yurt odasında haşarı gençlerin muhabbeti. “Man, dude, boy” gibi ifadelerin Türkçe karşılığı “oğlum, lan, len, ulan” gibi ifadelerdir. “Adamım, dostum, çocuk” değil. Yazar argo yazmış, bizim çevirmenler akılları sıra “sınıf atlatıyorlar”. Haddinize mi düşmüş?
Reklam
Tür Tür Favori Kitaplarım
Zaman zaman kitap önerisi isteyen arkadaşlarım oluyor. Ben de refleks olarak hemen 1K'de okuduğum kitaplara göz atıyorum uzun uzun. Bir süre sonra yorucu ve zaman alıcı olan bu duruma karşı "ne yapmalı" düşüncesiyle bir süredir aklımda olan bu listeyi yapmaya karar verdim. Şimdiye dek okumuş olduğum 370 kitap içinden benim için
“...hep büyük bir çavdar tarlasında oyun oynayan çocuklar getiriyorum gözümün önüne. Binlerce çocuk, başka kimse yok ortalıkta -yetişkin hiç kimse yani- benden başka. Ve çılgın bir uçurumun kenarında durmuşum. Ne yapıyorum, uçuruma yaklaşan herkesi yakalıyorum; nereye gittiklerine hiç bakmadan koşarlarken, ben bir yerlerden çıkıyor, onları yakalıyorum. Bütün gün yalnızca bu işi yapıyorum. Ben, çavdar tarlasında çocukları yakalayan biri olmak isterdim. Çılgın bir şey bu, biliyorum, ama ben böyle biri olmak isterdim” diyor ‘Çavdar Tarlasında Çocuklar’ isimli baş eserinde J. D. Salinger. Gökhan Özcan
13 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.