Rüzgârı alıp çıkıyorum,
Ev senin,
Pencere senin,
Ceket senin.
-Haydar Ergülen
Dark Justice kitabından...
Blake döndü ve kontrol kulesinin yanında ameliyat odasının girişinin yakınına park edilmiş bir Daimler gördü.Yanında duran adam en fazla bir buçuk metre boyundaydı ve saçları o kadar açıktı ki neredeyse beyazdı.Eski siyah deri bir bomber ceket ve kot pantolon giyiyordu ve ağzının kenarından bir sigara sarkıyordu.
Adam,bir zamanlar IRA'nın korkulan infazcısı ve şimdi Ferguson'un sağ kolu olan Sean Dillon'dı.
Bir yüzün diyorum
...
İnsan ölmek için yaratıldı korkuya inanma,
Ateşe inanma, suya, havaya inanma,
Aşk bile ölüyor aşka inanma.
Bir ceket al üstüne,
Bir geyiği düşle, bir ağacı hatırla,
İnsan düşmek için yaratıldı, kuşlara da inanma.
Sen sıkı sarıl kalbime dünya sandığın yer değil,
Sandığın yer değil en güzel yerin,
En güzel yerinde değiliz biz bu şiirin.
Yüzün diyorum bir bir bir bir,
Yüzün diyorum huysuz bir yağmur başlıyor.
Olsun, ben böyle yağmurları da severim,
Böyle yağmurlarda büyür insan,
Fırıncılar en güzel ekmekleri çıkarır.
Acısız bir selam verir,
Silinmiş sloganlar içinden duvarlar,
Duyulur en güzel vapurun sesi,
En güzel trene binilir,
Ve gidilir bir cehennemden bir cehenneme.
Ve adına yolculuk denilir.
Zaten insan bir yolculuk değil midir?
...
Irmak Eriş
Sana aşığım. bu benim şakağıma ağrı, kasığıma ateş olduğu kadar sırtıma ceket, başıma çatı oluyor.