Melek Zehra

Ne garip kendi şehrimde olsam da çok yeri tanımıyordum. Bu şehrin sokaklarında bir yabancı gibi dolaşmak benim kaderimmiş. Kendi zamanımda tanınmadan adım atmayı seviyordum. Yalnızdım ve insanları seviyordum ama yine de yalnızlığımı daha çok seviyordum.
Reklam
"Küllü nefsin zaikat-ül mevt' buyrulmuştur, elbette her nefis ölümü tadacaktır; ister padişah, ister dilenci olsun..."
Sayfa 168Kitabı okudu
"İyi ama siz ne ile eğlenirsiniz? Sarhoş olmadan insan neşelenemez ki!" "Hadi oradan! Neielenemezmiş. Bak etrafına şöyle, asık suratlı tek insan görecek misin?" "Bunun sırrı nedir?" "İnanç çorbacı, inanç! İnanan insan, inancının icâbını yerine getiren insan, mes'uttur. Biz eğlenceyi Allah yolunda gaza etmekle buluruz. İşte sofrasında teselli aramak acizlere hastır."
Sayfa 236Kitabı okudu

Reader Follow Recommendations

See All
"Peki siz oğullarınıza miras bırakmaz mısınız?" "Bırakmaz olur muyuz? Başta din iman. Sonra namus, dürüstlük, cesaret, sadakat; bir de kılıç ve at. Adam olmaya niyetli olana bunlar çok şeydir. Adam olmayana dünyanın tamamını miras diye bıraksan, zaten har vurup harman savurur."
Sayfa 235Kitabı okudu
"Ağlasa aşık belâ-yı hecr ile nalan olub, Gözlerinde akan anun yaş yerine kan olub." "Sultan Fatih'in beyti," dedi Sarıoğlan'ı dürterek, "padişahlar bunca iş arasında şiir yazmaya nasıl zaman ayırabiliyorlar anlamak güç." Sarıoğlan babasına doğru kaçamak bakışlar atıyordu. Bununla birlikte Derviş Talip'in sözlerini yanıtsız bırakmadı: "Anlamak güç değil, çok kolay," dedi, "Yavuz Padişah da şiir yazıyor. Ve diyor ki: 'şiirlerim, fikirlerimin savaş alanıdır.'"
Reklam
Reklam
192 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.