Bir zaman İslâm'ın büyük bir kahramanı Celaleddin-i Harzemşah'a demişler: "Cengiz'e karşı muzaffer olacaksın." O demiş: "Vazifemiz cihad etmektir. Bizi galib etmek vazife-i İlahiyedir. Ona karışmam."
Semerkant'taki güzel kız Semerkant'taydık, Harzemşah şehri kuşatmıştı.314 Ordular getirmiş ve savaşa girişmişti. Bizim bulunduğu- muz mahallede çok güzel bir genç kız vardı, şehirde onun bir eşi benzeri daha yoktu. Ben onun her an şöyle dediğini işitirdim: "Yârabbi, sen nasıl olur da beni zalimlerin eline teslim edersin? Bilirim ki sen asla buna izin vermeyeceksin, tevekkülüm sanadır, güvencim sensin!" Şehir yağmalandı, herkes esir edildi ve o genç kızın hizmetçileri dahi alınıp götürüldü, fakat kendisi hiçbir zarar ve ziyana maruz kalmadı, ona kimse bakmıyordu. Öyleyse bil ki kim kendisini Allah'a teslim ederse, bütün felâketlere karşı koruma altında olur ve sağ salim kalır ve bil ki O'na yöneltilen hiçbir dilek boş çevrilmez.
Reklam
(Ertuğrul Gazi'nin Oğlu) Savcı Bey:
Babam, Selçuklu Sultânı'ndan bize oturacak bir yurt göstermesi İçin ricâda bulunmak üzere beni Konya'ya gönderdi. Yanıma aşiret ileri gelenlerinden bir iki kişi alarak bir hey'et halinde Konya'nın yolunu tuttuk. Doğrusu Selçuklu Sultânı beni gâyet iyi karşıladı. Çok alâka gösterdi. Çünkü bizim aşiretin, Celâleddin Harzemşah emrinde savaşırken gosterdiği kahramanlıkları duymuştu. Kendisinin hizmetine girmemizden son derece memnun kalacağını soy edi. Bizans tekfurlarının hudud boylarındaki Müslüman ara devamlı sürette rahatsızlıklar vermelerinden şıkâyet etti. Bizim aşireti onların yakınındaki Soğut Yaylası na yerleştirmeyi münâsib gördüğünü söyledi ve” “Onların hakkından ancak sizin gibi kahraman bir topluluk gelebilir” dedi.
İslâm kahramanı Celaleddin-i Harzemşah
İnsan kendi vazifesini yapıp Cenab-ı Hakk'ın vazifesine karışmamalı. Meşhurdur ki: Bir zaman İslâm kahramanlarından ve Cengiz'in ordusunu müteaddid defa mağlub eden Celaleddin-i Harzemşah harbe giderken, vüzerası ve etbaı ona demişler: "Sen muzaffer olacaksın, Cenab-ı Hak seni galib edecek." O demiş: "Ben Allah'ın emriyle, cihad yolunda hareket etmeye vazifedarım, Cenab-ı Hakk'ın vazifesine karışmam; muzaffer etmek veya mağlub etmek onun vazifesidir." İşte o zât bu sırr-ı teslimiyeti anlamasıyla, hârika bir surette çok defa muzaffer olmuştur.
Sayfa 170
İslâmiyet milliyeti denilen mazi derelerinde ve hâl sahralarında ve istikbal dağlarında hayme-nişin olan ve Salahaddin-i Eyyubî ve Celaleddin-i Harzemşah ve Sultan Selim ve Barbaros Hayreddin ve Rüstem-i Zâl gibi ecdadlarınızdan emsalleri gibi dâhî kahramanlar ile bir çadırda oturan bir aile gibi herkesi başkasının haysiyet ve şerefiyle şereflendiren ve hayat-ı ulviyenin enmuzeci olan İslâmiyet milliyeti size emr-i kat'î ile emrediyor ki: Tâ her biriniz umum İslâmın ma'kes-i hayatı ve hâmi-i saadeti ve umum millet-i İslâmın ferdî bir misal-i müşahhası olunuz. Zira maksadın büyümesiyle himmet de büyür. Ve hamiyet-i İslâmiyenin galeyanı ile ahlâk da tekemmül ve teâli eder. Divan-ı Harb-i Örfî
Sayfa 49 - RnkKitabı okuyor
Celâleddin Harzemşah savaşa giderken vezirleri ve tabileri ona: "Sen muzaffer olacaksın. Cenâb-ı Hak seni Halil kılacak." dediklerinde "Ben Allah'ın emriyle, cihad yolunda hareket etmeye vazifeliyim. Cenâb-ı Hakk'ın vazifesine karışmam. Muzaffer etmek veya mağlûp etmek O'nun vazifesidir." der.
Reklam
286 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.