1000KİTAP' TA SAHTE ALINTI TEMİZLİĞİ
Arkadaşlar, sitede en çok paylaşılan sahte alıntıları https://1000kitap.com/SahteAlintilar ile bu iletide topladık. Sitedeki bilgi kirliliğini temizlemek için bu alıntılara rastlarsanız lütfen şikayet ediniz. Ve lütfen okumadığınız, kitaplarda kendi gözlerinizle görmediğiniz alıntıları eklemeyiniz. Bu sözlerin mal edildiği kişilere ve sözlerin
Bu sabah okudum/paylasmak istedim :)
Çin'in Guangzhou kentinde bir banka soygunu... Soygunculardan biri bankadakilere bağırır: "Kımıldamayın. Para devletindir, ama hayatınız sizindir." Herkes sessizce yere yatar... Bunun adı "Zihin Değiştirme Kavramı"dır. Alışılmış düşünce tarzını değiştirmek... Bu arada müşterilerden bir kadın, bir masanın üzerinde... Elbisesi
Reklam
576 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
30 saatte okudu
Bu kitabı okuyanların okuma nedeni; genellikle kitabın yazarı, kitabın türü ya da kitapta mekan olarak İstanbul'un geçmesi. Çevremde kitabı okuyanlarla konuştum, burada yazılan incelemeleri okudum ve kitabın asıl konusuna odaklanan, felaketin farkına varan kişi sayısı o kadar az ki... Çoğunluk; yok roman çok sürükleyiciymiş, yok Dante'den
Cehennem
CehennemDan Brown · Altın Kitaplar · 201325,9bin okunma
120 syf.
4/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 saatte okudu
Kitaplar kutsal değildir.
Bu kitabı ve bir çok kitabı özellikle övüp övüp duranlara sesleniyorum. Kardeşim, şu sitede biri de bazı kitaplar hakkında iyi değil desin, beğenmedim desin, incelemenin bir anlamı olmalı değil mi? Tüm kitaplar iyi...ohh. Yazar inanılmaz acı çekmiş ve çok genç yaşta ölmüş olabilir ama bu kadar işte. İçinde bir kaç aforizma dışında kimse kusura
Kapıların Dışında
Kapıların DışındaWolfgang Borchert · Can Yayınları · 20216,4bin okunma
Ders niteliğinde olay..
Çin'in Guangzhou kentinde bir banka soygunu... Soygunculardan biri bankadakilere bağırır: "Kımıldamayın. Para devletindir, ama hayatınız sizindir." Herkes sessizce yere yatar... Bunun adı "Zihin Değiştirme Kavramı"dır. Alışılmış düşünce tarzını değiştirmek... Bu arada müşterilerden bir kadın, bir masanın üzerinde... Elbisesi
304 syf.
·
Puan vermedi
Merhaba dostlar Kitap önce ismiyle, sonra da arka kapaktaki şu girişle dikkatimi çekmişti: "Bazen hayatınız sadece geçip gidiyormuş gibi hissediyor musunuz? Çok iyiymiş gibi davranıp, gizliden gizliye yalnız ve kopuk hissettiğiniz oluyor mu? Belki çok güzel bir hayatınız var, işinizde çok iyininiz ama bu durum sizi mutlu etmeye yetmiyor mu?" Çocuklukta yaşanan "duygusal ihmal"lerin nasıl sonuçlara yol açabileceği, bazen bunların tanımlanmasının ne kadar güç olduğu anlaşılır, net bir dille anlatılmış. Yalnızca çocuklarına yeterince ilgi ve sevgi göstermeyen anne babalar değil, son derece ilgili, dikkatli, özenli aileler de çocuklarında böyle bir ihmale neden olabiliyorlarmış. Şöyle açıklamış yazar: "Duygusal anlamda ihmal edilmiş kişilere sevildiklerini hissederek büyüyüp büyümediklerini sorduğumda kaç kez, 'Ailemin beni her zaman sevdiğini biliyordum,' şeklinde cevap verdiğini tahmin edemezsiniz. Bilmek bir duygu değildir ve buradaki en önemli nokta hissetmektir."  Ebeveyn davranışlarını on iki maddede incelemiş ve bu ihmalin izlerinden kurtulmaya yardımcı olacak alıştırmalar, küçük ipuçları vermiş. Aynı zamanda kendisi anne baba olanlara/olacaklara da tavsiyelerde bulunmuş. Ben alıştırmaları yapmadım, faydası var mıdır, varsa ne kadardır bilemiyorum. Fakat "yalnız değilmişim" duygusunun iyi geldiğini söyleyebilirim. İkinci fotoğrafta göreceğiniz "Boşluk Hissi Belirtileri"ni yaşıyorsanız belki kitabın size de faydası olabilir. Sevgiyle kalın
Boşluk Hissi
Boşluk HissiJonice Webb · Sola Unitas Yayınları · 20212,693 okunma
Reklam
Roman iyiymiş ama yayın politikalarına uymuyormuş! "Hadi oradan be!" dedi kendi kendine. "Çocuk mu kandırıyor bunlar, ne demek yayın politikası?" Oysa aynı yayınevinin, Kendini Allah'a Ada, Rabbim Sev Dedi, O Seni Görüyor, Kalbim Sana Yazılı, Sevmek Günah Değil gibi bir sürü çerçöp yayınladığını biliyordu. Onlar kadar bile değeri yok muydu kendi romanının? Gerçi ona göre çerçöp olan kitapların, büyük okuyucu kitlelerine ulaştığını bilmez değildi. Facebook'ta aradığı zaman bu kitaplardaki geri zekâlı sloganları milyonlarca kişinin "like"ladığını, binlerce kişinin de cevap verdiğini görüyordu. Cümle ne kadar adi ise, cevaplar da o kadar çok oluyordu. Mesela "Bırakıp gideni beyin unuturda kalp unutur mu?" gibi bir cümle yazıldığında, binlerce kişi; "Unutmaaaazzzz unutaaamazzzz!" diye çığlık çığlığa cevap yetiştiriyordu. (da'nın ve mu'nun bitişik yazılmasından rahatsız olan tek kişi yoktu aralarında elbette.) Bazıları da bu zekâ ürünü aforizmaya yine zekâ ürünü başka bir aforizmayla cevap vermeye çalışarak, "Kalp unutmadığı zaman error verir!" ya da "Bırakanı bırak; layık olana bak!" "Gidenle gitme, gelenle gel!" gibi mesajlar yazıyorlardı. Bazıları da bu sayfalar üzerinden vefasız sevgiliye sitem ediyor ya da öfke kusuyordu: "Gül gibi sevgilimi ayartanlar Allahından bulsun İnşallah!" "O karının enginarın da çıbanlar çıksın!" "Rabbim uyuz versin de tırnak vermesin." "Bakalım sana yâr olacak mı sürtük." "Gecenin bu saatinde nerdesin Gülşeniiiiim, gel, geel offfff."
Sayfa 241 - DOĞAN KİTAPKitabı okudu
TANRIYI BULMAK İki adam vadide yürüyordu. Adamlardan biri parmagıyla dağı işaret ederek şöyle dedi: “Şuradaki kulübeyi görüyor musun? Orada uzun zamandır dünyadan elini ayağı çekmiş bir adam yaşıyor. O, kendini sadece Tanrı'yıbulmaya adamış ve bu dünyadaki hiçbir şey umurunda değil.” Diğer adam da şöyle dedi: “Kulübesini ve kulübesinin yalnızlığını bırakmadıkça, acımızı ve sevincimizi paylaşmadıkça, düğünde dans edenlere katılmadıkça, ölülerimizi tabutlarının etrafında ağlayanlarla ağlamayıp dünyamıza dönmedikçe, o adam hiçbir zaman Tanrıyı bulamayacak.” Diğer adam bu sözlere yürekten inanıyordu, fakat inancına rağmen şöyle cevap verdi: “Söylediklerine katılıyorum ancak münzeyinin iyi bir adam olduğuna inanıyorum . Ve ortalıkta gözükmese bile, iyi bir insanır varlığı, iyiymiş gibi hareket eden birçok insandan iy değil midir?”
Ayşenur’un ablası ilgisizlikten öldü. 36 yaşında. Bir sefer mutfakta tencere tava arasında ağlarken görmüştüm onu. Alakasız yerlerde ıstırap çekmek ıstırabı ikiye katlar. Bir mezar başında ağlamak çok daha makuldür, kimse neden diye sormaz. Piknikte çekilmiş bir fotoğrafı kaldı, kalmasa daha iyiymiş, yapıştırılmış gibi duruyor, sanki yok. İşler
Benim bahaneler :)
Seni ne zaman görsem çalışman gerekiyor, diyor. Çok basite indirgiyorsun, diye cevap veriyorum; aslında şöyle demeliyim: Çalışmaya pusu kurup beklemem gerekiyor. Pusu mu? Evet, pusu. İyiymiş, diyor Morgenthaler, bir anda neşelenen bir sesle. Uzun süre pusuda beklemem gerekiyor, diyorum, ki böylece işle ben birbirimize ısınabilelim.
64 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.