Çevirmenlerin başucu kitabı Bir yabancı dili iyi bilmek, Türkçeye iyi çeviri yapmak için yeterli değil. Çevirmenler, çeviri yapmaya başlayacaklar için çok önemli, masalarında bulundurmaları gereken bir kitap yayımlandı. Çevirinin bizde ve dünyadaki önemini, etkisini, işlevini söylemenin anlamı yok. Rönesans’tan başlayarak, dünya kültürünü
520 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Eski yorumdur: Lüset Kohen Fins'in On Derin Ayak İzi romanını nihayet 1,5 ay önce bitirebildim. Okumaya ara vermemi gerektiren şeyler oldu hayatımda. Kendisi ile tanıştım. Harika bir insan. İlk olarak onun Şarlatan isimli romanını okudum. Geçen kış yaratıcı yazarlık atölyesi vardı, onu ziyarete gitmiştim daveti üzerine. Bu kitabı kendi elinden,
On Derin Ayak İzi
On Derin Ayak İziLüset Kohen Fins · Gate Yayınları · 201875 okunma
Reklam
184 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
*Kitabı bana kitap dostu, kitap okutmaya gönül vermiş değerli yazar #OğuzhanSaygılı, tarih-anı-gezi- biyografi türlerini sevdiğim için #KitapŞuuru- Hediye Kitap Kampanyasından gönderdi. Teşekkürler, başarıları daim olsun. *Siz de Michelangelo'nun eserlerinden esinlenenler den misiniz? Şimdi zamanda mucizevi bir yolculuk sayesinde onunla
Michelangelo İle Kahve
Michelangelo İle KahveJames Hall · Epsilon Yayınevi · 200831 okunma
264 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Vize projemiz için üniversiteden bir hocamızın tavsiyesi üzerine alıp okumuştum. Sayfası çok, puntosu küçüktü, bu yüzden gözüm korkmadı değil :) Ama korktuğum gibi olmadı, hatta beklentinim kat kat üstüne çıktı diyebilirim. Benim için bu kitap, yoğunlaştırılış, hızlandırılmış çeviri eğitimi gibi bir şey oldu açıkçası. Pandemi dolayısıyla okuldan alamadığım eğitimi iki gün içinde bu kitaptan aldım desem yalan olmaz. Ayrıntı ve bilgi çoktu ama anlatım tarzı hiç de sıkıcı değildi. Böyle bir kitabı, okuru sıkmadan yazmak bence ustalık göstergesidir. Gelelim bir başka noktaya. Çevirmenlerin işinin ne kadar zor olduğunu ve işini hassasiyetle yapanlar için ne kadar detaylı bir uğraş olduğunu anlamamak mümkün değil. Nereden mi anladım bunu? İngilizceden Türkçeye çevrilmiş iki sayfalık bir metni kelime kelime kelime inceleyip, yaklaşık otuz sayfalık bir değerlendirme yapmalarından. Evet, otuz sayfa. Çeviriyi okuduğumda, burada yanlış olabilecek ne var ki demiştim, meğer doğru olabilecek bir şey yokmuş :) Çeviri konusunda bana bambaşka bir ufuk oldu bu kitap. Bu alanda, düşünce dünyamda yeni bir kapı araladı. Böyle kitaplar sayesinde ne kadar cahil olduğumu tekrar tekrar teyit ediyorum. Kelimelerin gücünü, anlatım şeklinin büyüsünü hafife almamak gerek. Tüm bu öğrendiklerimi hayatıma katabilmem umuduyla... Hepinize keyifli okumalar...
Çeviri Atölyesi
Çeviri AtölyesiÜlker İnce · Can Yayınları · 201780 okunma
Tiyatro metni çevirisi
Sözcüğü sözcüğüne çevirinin tuzağı işte böyle bir şeydir. Çevirmen bu tuzaktan kurtulmak istiyorsa sözcüğü sözcüğüne çeviriyi bir kenara bırakıp belli bir durumda ve bağlamda, belli bir içeriğin normalde nasıl dile getirildiğini düşünmeli ve doğal söyleyişi bulmalıdır.
Tiyatro metni çevirisi
Bir tiyatro metinini çevirmen, genellikle "yazılı" bir metin olarak çevirir ama yazılı bir metin "gibi" çevirmemesi gerektiğini daha önce hatırlatmıştık. Çünkü yazı dili ile konuşma dili birbirinden farklıdır. Tiyatro oyununu yazı diliyle çevirmek, metni öldürmek anlamına gelir.
Reklam
Tiyatro metni çevirisi
Kaynak metnin sözcüklerine bağlı kalmamak gerektiğini söylerken sözcüklerin kendilerinden uzaklaşarak işlevlerine odaklanmak gerektiğini vurguluyoruz. Bu, kaynak metinde kullanılan ifadelerin anlamlarındaki incelikleri gözden kaçırmamayı da gerektiriyor. Bir başka deyişle, kaynak metnin sözcüklerine bağlı kalmayın derken metni büyük bir dikkatle okumayın, sözcüklerin anlam boyutlarını ayrıntısıyla incelemeyin demiyoruz, tersine: Sözcüklerden uzaklaşabilmek, onların yerine ustaca yenisini koyabilmek için bağlamlarını ve çağrışımlarını iyice kavramak gerekir.
78 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.