İntihar etmekle şehit olmak arasındaki tek fark, basında çıkacak haberlerin miktarıdır.
Geleceğe güvenmiyor oluşumuz, geçmişimizden kopmamızı zorlaştırır.
Reklam
Tyler soruyor, seni rahatsız ediyor mu bu? Ben Joe'nun Düğümlenmiş Bağırsaklarıyım. Yo, hayır, diyorum, etmiyor. Başıma bir silah dayayıp beynimin parçalarıyla duvar resmi yapsaydın. Harika, diyorum. Gerçekten.
Sayfa 67 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okuyor
Üniversite yıllarımdan beri bu böyle. Arkadaşlar edinirim. Gidip evlenirler. Arkadaşlarımı kaybederim.
Sayfa 67 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okuyor
Otoyola çıkıp da bütün o ışıkların ve arabaların arasına karıştıklarında, görünmez bir noktaya doğru hızla akıp giden altı şeritlik trafiğin içinde yol alırken Marla, Tyler'a kendisini bütün gece uyanık tutması gerektiğini söylüyor. Eğer uyursa, Marla ölecek.
Sayfa 66 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okuyor
Sonuna geldim, diyor Marla. Tünel, tünelin içinde ona yol gösteren ışık. Ölüm deneyimi o kadar muhteşem ki, bedeninin dışına çıkıp yukarı doğru süzülürken, Marla yaşadıklarını bana da anlatmak istiyor.
Sayfa 64 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
Ve şimdi, ertesi sabah kahvaltıda, Tyler boynunda ısırık izleriyle karşımda oturuyor ve Marla'nın çok manyak bir hatun olduğunu söylüyor; ama bu çok hoşuna gitmiş Tyler'ın.
Sayfa 63 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okuyor
Bu gerçek bir intihar değil, dedi Marla. Muhtemelen yardım çığlığı dedikleri türden bir şeydi bu; ama Marla aşırı miktarda Xanax almıştı. Gözünüzün önüne getirmeye çalışın. Regent Hotel'e gidecek ve Marla'yı o iğrenç odanın içinde kendini yerden yere atarken seyredeceksiniz: Ben ölüyorum. Ölüyorum. Ben ölüyorum. Ölüyorum. Ö-lü-yo-rum. Ölüyorum. Bu böyle saatlerce sürüp gidecekti.
Sayfa 63 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okuyor
Bazen bir şey yapar ve belanızı bulursunuz. Bazen de yapmadığınız şeyler size belanızı buldurur.
Sayfa 62 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okuyor
Artık toplantılara ve konferanslara gittiğimde ve toplantı masalarının etrafına sıralanmış yüzlere baktığımda, bandajların kenarından patlıcan gibi pörtleyen kırık burunlu muhasebeciler, yönetici asistanları ve avukatlar görüyorum. Kiminin de bir gözünün altına birkaç dikiş atılmış ya da çenesi tellerle kapatılmış oluyor. Karar aşamasına kadar konuşulanları dinleyen, akıllı uslu genç adamlar bunlar. Başımızla birbirimizi selamlıyoruz.
Sayfa 58 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okuyor
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.