Oğuz babasını hayrette bırakacak kadar güzeldi. Gözleri mavi, saçları, kaşları siyahtı. Arap edebiyatında Türklerin güzelliğine dair çokça şiir olup Farsça da Türk kelimesi güzel ve sevgili manasındadır. Kız alıp vermeler sebebiyle Moğollar ve Çinliler ile hısımlıklarımız olmuştur. Oğuz birçok bölgeye sefere çıkmıştır. Mısır, Bağdat, Hindistan gibi. Vefatında ise asli vatanı Türkistan'da idi.
Sayfa 51
ÂŞIKLARIN KÂBESİ Doldurmakta âsumânı kudüm, rebab, ney sesi; Duymuş mudur acep cihan böyle gönül bestesi?.. Kalbde îman, dilde destan: Mevlânâ'mız, Konya'mız; Yüzmektedir şevk içinde Âşıkların Kâbesi!..
Reklam
Dinsiz bir millet nasıl yaşayamazsa, ahlâksız bir cemiyet de payidar olamaz. Bu, iki kere iki dört kabilinden, değişmez bir kaidedir. Hangi cemiyet bu kaideye aykırı hareket etmişse, er geç, fakat mutlaka inkıraz bulmuştur.Misal mi istiyorsunuz? Lütfen, tarih kitaplarını açınız. Cihan tarihi, bu hususta, ibret ve dehşet verici misallerle doludur. En karakteristik misal olarak Romalıları, Bizanslıları,Arapları, hattâ Osmanlı İmparatorluğunun son çağlarını ve nihayet İkinci Cihan Harbinde Alman ordularının karşısında beş haftadan fazla dayanamayarak teslim olan Fransızları gösterebiliriz.Bir millet bütün tarih boyunca şanlı ve şerefli olarak yaşamak mı istiyor? Her şeyden evvel aklâkı metin, karakteri mazbut, iradesine hâkim, kendilerine her hususta güvenilir, tertemiz bir gençlik yetiştirmelidir.
bu sebeple bir ilim veya meslek adamının kendi yurdunda veya başka bir diyarda çalışmış olması bir problem teşkil etmemelidir; çünkü bu kimselerin, daha prodüktif olarak çalışacakları yeri seçmeleri, dünya çapında bir refah artışına hizmet olacaktır. dünya sulhu yönünden savunulan bu fikirde kanaatimizce bir çelişme mevcuttur; zira, yine ikinci cihan savaşı'ndan sonra, iyice anlaşılmıştır ki dünya yüzünde gerçek barış, ancak milletler arasında mevcut ekonomik ve kültürel seviye farklarını gidermekle kabil olacaktır.
144 syf.
·
Not rated
Kitabın ana konusu olan birbirleri ile tarih sahnesinde mücadelelere tutuşmuş olan Karakoyunlu (1351-1469) ve Akkoyunlu (1340-1514) devletleri üzerinedir. Karakoyunlular, başkenti Tebriz olan ve Doğu Anadolu, Azerbaycan, İran ve Irak’ta hâkimiyet alanına sahip olan bir Türkmen hanedanıdır. Akkoyunlular ise Horasan’dan Fırat Irmağı’na ve Kafkas
Karakoyunlular Akkoyunlular
Karakoyunlular AkkoyunlularMuhsin Behram Nejad · Kronik Kitap Yayınları · 201935 okunma
türk cihan hakimiyeti şuuru ve gururunu duyan kaşgarlı mahmud mensup olduğu karahanlılardan sonra selçuk imparatorluğunun islam dünyasının başına geçtiğine şahit olarak bu duygularını şu şekilde ifade etmiştir: türklerin Allah’ın askeri ve dünyanın hakimi olduğunu Allah’ın dünyanın idaresini onlara verdiğini belirterek “tanrı onları türk adı ile adlandırdı kendilerini yeryüzünün hükümdarı ve devrin hakanları yaptı; herkese üstün kıldı onları hakla teyid ve kendilerine sığınanları taziz eyledi” der buharalı ve nişaburlu iki alimden senetleri ile naklettiği bir hadise göre oğuz türklerinin zuhurundan ve kıyamet gününden bahseden hz peygamber: “türk dilini öğreniniz zira onların hakimiyetleri uzun sürecektir” buyurmuş mahmud’a göre bu hadis rivayeti doğru ise din değilse akıl türkçenin öğrenilmesini emreder o, bu duygu ve ihtiyaç dolayısı ile türkçe-arapça mühim lügatini telif etmişti
Sayfa 196Kitabı okudu
Reklam
Değil bir hücre bana olsa bir cihan mahbes, Gürleyecek her zaman, her yerde bu erkek ses!.. Farksızdır şâirlerin gecesi gündüzünden, Hapis yatmış, ne çıkar, ÖCAL aşkı yüzünden
Kâzım Karabekir Paşa'nın Ermenilerle Alâkalı Görüşleri Ermenilerin Türklerle olan târihî münasebetleri ve geçirdikleri hayat muhtasaran: Türk-Ermeni birliğinin dış eller tarafından nasıl bozularak araya düşmanlık sokulduğu ve bunun doğurduğu felâketler de tafsilâtıyla görülecektir. 1927 yılında Cemiyeti Akvam tarafından Ermenistan'a
Dünya sulhu yönünden savunulan bu fikirde kanaatimizce bir çelişme mevcuttur, zira, yine Ikinci Cihan Savaşından sonra, iyice anlaşılmıştır ki dünya yüzünde gerçek barış, ancak milletler arasında mevcut ekonomik ve külterel seviye farklarını gidermekle kabil olacaktır.
Eski Türklerin veya Oğuzların tarihî fetihlerini destânı bir şekilde anlatan Oğuz-nâme'ye göre ilk cihân hâkimiyeti Oğuz kağan tarafından kurulmuştur.
Sayfa 95 - 19.basım ÖtükenKitabı okudu
418 öğeden 271 ile 280 arasındakiler gösteriliyor.