ah, küçük bir atom bombası verin bana fazla büyük olmasın küçücük sokakta gezinen bir atı öldürmeye yetecek kadar ama hiç at yok ki sokakta öyleyse, saksıdaki çiçekleri uçurmaya yetecek kadar ama hiç çiçek görmüyorum saksıda kirli ve sevimli bir çocuğu yıkar gibi küvetimde yıkayabileceğim bir atom bombası verin bana öyleyse düğme burunlu pembe kulaklı Temmuz ayında iç çamaşırı gibi kokan bir atom bombası, general aklımı kaçırdığımı mı düşünüyorsunuz? düşüncelerinize bakarak ben de sizin aklınızı kaçırdığınızı düşünüyorum: başkası yollamadan siz yollayın bir tane.
Sizlerde de var mı ?
Yalnızlık yoksunluğu: insanın kendi düşünceleriyle baş başa, başka zihinlerin girdilerinden azade bir halde neredeyse tek bir dakikasının bile olmaması.
Sayfa 100
Reklam
'' Tatarcıkların yaptığından daha fazla şey değiştiremiyoruz. '' Bardağını Cal'e doğru kaldırdı ve büyük bir yudum aldı. '' Kafamın huzursuzlandığını hissettiğimde , '' dedi dudağındaki köpüğü silerek , '' İşte böyle yapıyordum. '' Cal , '' Jeolojiyle aram iyi mi bilmiyorum , '' dedi. '' Jeoloji olmak zorunda değil , '' dedi Mart. '' Neden hoşlanıyorsan. Belki astronomi olabilir ; şehir ışıklarından bu kadar uzaktayken bütün gökyüzü senin değil mi? Kendine bir teleskop ve bir kaç harita al , al işte oldu bile. Ya da belki Latince öğrenirsin. Bende alması gereken eğitimi almamış bir adam izlenimi uyandırıyorsun. Buralarda , kimse bize gümüş tabakta sunmadığı için , kendi kendimizi eğitiriz , bu bir gelenektir. Sen de artık buralı olduğuna göre bunu gönül rahatlığıyla yapabilirsin. ''
Trey doğrudan Cal'in gözlerine bakarak , '' Sence hayatta mı? ''diye sordu. Cal bir saniye bile duraksamaması gerektiğini biliyordu. Neyse ki bunu yılla boyunca birkaç yüz defa yaptığı için ne diyeceğini de biliyordu. '' Ben hiçbir şey düşünmüyorum , çocuk , '' dedi. '' Ben şu anda sadece bilgi topluyorum. Düşünme işini sonra , bundan çok daha fazlasını elde ettiğimde yapacağım. Sana tüm söyleyebileceğim şu ; elimde onun ölmüş olduğunu işaret eden tek bir bilgi bile yok. ''
Fergal gerçekten sessiz kalmasını gerektirecek bir şey mi biliyordu yoksa bu sadece bir refleks miydi , çözememişti. Mesleki deformasyon yüzünden bazı şeyleri fazla düşünüyor olabileceği ihtimalini de göz ardı etmedi : Meslekteyken , iyi bir sebep olmadığı halde çenesini açmayan insanlar her zaman en fazla zaman kaybettiren şeylerden biriydi ama Cal gevezeler memleketinde de buna rastlamayı beklemiyordu.
'' Bak , evlat , '' dedi Cal bir kaşını anlayışla kaldırarak. '' Sana aptal biri gibi mi görünüyorum? '' '' Ne...? Hayır. Ben- '' '' Eh bunu duyduğuma sevindim. Ben birçok şey olabilirim ama aptal değilim , en azından bugüne kadar kimse böyle bir şey söylemedi. ''
Reklam
558 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.