Bilim Çin'de bile olsa isteyiniz.
Prof. Dr. Özer Ozankaya 7.BasımKitabı okuyor
İslam hukukunun temelde laik kaynaklardan doğduğu, sonradan şer'ileştirildiği bilinmektedir. İslam peygamberinin islam kültürünün gelişim döneminde çok etkili olduğu anlaşılan «akla değer verici birçok uyarıları vardır: «Bilim Çin'de bile olsa isteyiniz»; «Bilim iki türlüdür: bedenlerin bilimi ve ondan sonra dinlerin bilimi» (Özellikle burada maddenin bilimini öne alması, din konusunda da tek bir dinin bilimini değil, çoğul olarak «dinlerin bilimini anmış bulunması dikkate değer bir olgudur): «Müftüler fetva verirler ve fetvalarında diretirlerse, sen yine yüreğine ve vicdanına danış». Halife Ömer'in de sınava giren kadı adaylarından «İçtihad ederim!>> diyeni kazandırıp kadı atamış olması aynı doğrultudadır.
Prof. Dr. Özer Ozankaya 7.Basım 38 J. Schacht, Esquisse d'une histoire du droit musulman, Paris, 1925, S. 19Kitabı okuyor
Reklam
Çin'de de birçok dinlerin barış içinde yanyana yaşadıkları, devletle çatışmadıkları, bu ülkede de «peygamberlerin değil, "üstad" düşünürlerin çıktığı, bunların birer törebilimci ya da toplumbilimci kimliğinde olup, ruh, ahiret, teoloji üzerinde durmadıkları görülüyor.
Prof. Dr. Özer Ozankaya 7.BasımKitabı okuyor
"Göçebelerdeki bu askerî ve siyasî üstünlük neden ortadan kalktı? Niçin XVI. yüzyıldan bu yana göçebenin yerleşik üzerindeki egemenliği kayboldu? Çünkü yerleşikler göçebelere, ileri bir teknik olan topçulukla karşı koymuşlardır. İşte bu teknik üstünlük, binlerce yıllık münasebetleri alt-üst etmeye yetmiştir. Korkunç İvan'ın son Altın Ordu devletini dağıttığı ve K'ang-hi Çin İmparatorunun Kalmukları sindirdiği yaylım ateşler, dünya tarihinin bir dönüm noktasında olduğunu gösteriyordu. Romantizme kapılan I. Alexandre'ın 1807'de Napoléon'un karşısına diktiği Kalmuk tirendazları, bir 'anakronizm' olarak tarihteki yerini almıştır. Halbuki bu okçuların dünyaya hakim olmalarının üzerinden sadece üçyüz yıl geçmişti."
Sayfa 15 - İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Yayınları No. 3224, İstanbul: Edebiyat Fakültesi Basımevi, 1984.Kitabı okudu
Dimaşk'ta Arapların (müslümanlar) Dimaşk Camii (Şam Ümeyye Camii) dedikleri bir mescitleri vardır. Dünyada bucaminin bir benzerinin daha olduğunu zannetmiyorum. Halk bu caminin Ben-hadad sarayı olduğu söyler. Burada (cami) sihirli bir işçilikten çıkmış, senenin günlerine göre açılan delikleri olan kristal camdan mamul bir duvar bulunmaktadır.
Bilgi ne garip bir şeydi.Şişede hapsedilmiş bir cin gibi yıllarca duruyor,senin gelip kapağını açacağın günü bekliyordu.
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.