Özellikle aile ortamının kalitesi, biyolojik olgunlaşmayı da etkiler. Başka bir deyişle, erken dönemde yaşanan sıkıntılar, daha uygun koşullarda büyüyen bireylere kıyasla, daha erken ergenlik, cinsel aktiviteye daha erken katılım ve daha fazla sayıda yakın eş ile ilişkilidir. (...) cinsel istismar öyküsü olan ergen kızların da akranlarına göre riskli cinsel davranışlarda bulunma olasılığı daha yüksektir. Biyolojik düzeyde baba yokluğu ilk menstrüasyon döngüsünü hızlandırır.
Sayfa 182Kitabı okuyor
Travma bir karakter özelliğinden çok yoğun acı veren duygusal bir deneyimdir. Duygusal, fiziksel ve cinsel istismar travmatik deneyimlerdir. Kazalar ve güçsüz düşüren hastalıklar travmatiktir. Bir ebeveynin ölümü gibi ciddi kayıplar, anne babanın boşanması veya maddi açıdan zor durumda kalmak travmatik deneyimlerdir.
Psikanalitik psikoterapinin varsayımlarından bir tanesi, çocukluk acılarımızı tekrarlayıp durduğumuzdur. Freud buna “tekrarlama zorlantısı “ adını vermiştir. Alkolik bir kişinin çocuğu bir alkolikle evlenir. Taciz edilen çocuk ya bunu tekrar eden biri ile evlenir ya da kendisi istismar eden bir yetişkin olur. Cinsel olarak kötüye kullanılmış çocuk, bir fahişe olabilir. Aşırı kontrol edilen çocuk diğerlerinin onu kontrol etmesine izin verir.
Sayfa 26Kitabı okuyor
cinsel, fiziksel ve psikolojik istismar gibi durumlar, evde güvenilmez bir ebeveyn figürünün olması, dengesiz ebeveyn tutumları, ebeveynlerden birisinin ağır ruh sağlığı problemleri olması, anne babanın ayrılmış olması ve uzakta olan ebeveynin sözlerini tutmaması, çocukla ilgilenmemesi güven deposunun dolmasını engeller.
